repulsion
Şu sıralar "internetten" izleyip en çok keyif aldığınız film hangisi?Romantik-komedi dalında?Teşekkürler.
Şu sıralar "internetten" izleyip en çok keyif aldığınız film hangisi?
Romantik-komedi dalında?
Teşekkürler.
Romantik-komedi dalında?
Teşekkürler.
0
ben bu sabah 92386346902. kere pretty woman'ı izledim.
romantik komedi olmasa da, romantik diyebiliriz en azından.
her zamanki gibi keyif aldım.
sevdiğim tek aşk filmi olması da bunda etken.
romantik komedi olmasa da, romantik diyebiliriz en azından.
her zamanki gibi keyif aldım.
sevdiğim tek aşk filmi olması da bunda etken.
0
black cat white cat.
kusturica'dan. şu sıralar da değil sadece 3 ayda bir mutlaka izleyip neşe doluyorum. eminim internette de vardır.
kusturica'dan. şu sıralar da değil sadece 3 ayda bir mutlaka izleyip neşe doluyorum. eminim internette de vardır.
0
ermanen
1. Sıvı deterjan mı daha iyi toz deterjan mı? Niye iki farklı deterjan türü var? (Ya da başka var mı?) Farklı çamaşırlara ve çamaşır makinesi türlerine göre farklı deterjanların birbirine göre avantajı mı var?2. En iyi deterjan hangisi o zaman?3. Önden doldurmalı makineler üstten doldurmalı makinele
1. Sıvı deterjan mı daha iyi toz deterjan mı? Niye iki farklı deterjan türü var? (Ya da başka var mı?) Farklı çamaşırlara ve çamaşır makinesi türlerine göre farklı deterjanların birbirine göre avantajı mı var?
2. En iyi deterjan hangisi o zaman?
3. Önden doldurmalı makineler üstten doldurmalı makinelerden daha mı iyi? birbirlerine göre avantajı ne?
4. Bikaç yıkamada geçmemiş leke, başka yıkamada, daha bir iyi deterjanla mesela, geçebilir mi?
2. En iyi deterjan hangisi o zaman?
3. Önden doldurmalı makineler üstten doldurmalı makinelerden daha mı iyi? birbirlerine göre avantajı ne?
4. Bikaç yıkamada geçmemiş leke, başka yıkamada, daha bir iyi deterjanla mesela, geçebilir mi?
0
bildiğim kadarıyla sıvı deterjanlar konsantre oluyor.
yani toz deterjana oranla daha az sıvı deterjan kullanıp, aynı miktarda çamaşır yıkayabiliyorsun.
en iyi deterjan diye bir şey yok, sanırım herkese göre değişir.
önden doldurmalı ve üstten doldurmalı derken; üstten doldurmalı dediğin bildiğimiz eski tip makine mi? merdaneli falan? eğer öyleyse, durulama vesaire açısından önden doldurmalıların daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum.
normalde bir lekeye anında müdahale edip çıkarmazsan, yıkandıkça çıkması zorlaşır diye biliyorum. koslanın ürünleri var bunun için. direk olarak leke olmuş yere döküyorsun ve öyle yıkıyorsun.
eğer birkaç yıkamada geçmemiş bir leke varsa, ancak bunu kullanmanı önerebilirim. çünkü üstüne tuz ya da sirke dökmek falan gibi şeyler, çamaşırı yıkamadan direk lekenin üstüne uygulanmalı, yıkandıktan sonra değil.
yani toz deterjana oranla daha az sıvı deterjan kullanıp, aynı miktarda çamaşır yıkayabiliyorsun.
en iyi deterjan diye bir şey yok, sanırım herkese göre değişir.
önden doldurmalı ve üstten doldurmalı derken; üstten doldurmalı dediğin bildiğimiz eski tip makine mi? merdaneli falan? eğer öyleyse, durulama vesaire açısından önden doldurmalıların daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum.
normalde bir lekeye anında müdahale edip çıkarmazsan, yıkandıkça çıkması zorlaşır diye biliyorum. koslanın ürünleri var bunun için. direk olarak leke olmuş yere döküyorsun ve öyle yıkıyorsun.
eğer birkaç yıkamada geçmemiş bir leke varsa, ancak bunu kullanmanı önerebilirim. çünkü üstüne tuz ya da sirke dökmek falan gibi şeyler, çamaşırı yıkamadan direk lekenin üstüne uygulanmalı, yıkandıktan sonra değil.
0
1. ilk başlarda sadece reklam aldatmacası falan sanıyordum ama perwollun siyah çamaşırlar için olan sıvı deterjanını kullanmaya başladıktan sonra tişörtlerin falan her zaman ilk günkü oldukları kadar siyah olduğunu görmekten memnunum. eskiden ne dikkatli olsam da derece derece uyduruk bir koyu griye dönüyorlardı. ama beyazlar için toz deterjandan vazgeçemiyorum, daha iyi temizliyor sanki, alışkanlıktan da olabilir tabi.
0
geberix
her yerde görüyoruz yok çay, yiyecek felan hepsi için zayıflatıyor diyorlar. ama kesin olarak kilo verdiren bir yiyecek, içecek var mıdır gerçekten?
her yerde görüyoruz yok çay, yiyecek felan hepsi için zayıflatıyor diyorlar. ama kesin olarak kilo verdiren bir yiyecek, içecek var mıdır gerçekten?
0
oturduğun yerden zayıflatmaz hiçbir şey. onlar sadece yağ yıkımını hızlandırır. kilo vermek için koşuyorsan aynı kiloyu 100km sonra değil 90 km sonra verirsin.
0
genel olarak protein ağırlıklı beslenmek yağ yakımını hızlandırır. ama bu süreçte yağı azaltmak lazım elbette.
yeşil çay, kahve gibi şeyler metabolizmayı hızlandırır.
limonlu ya da sirkeli su vücuttan ödemin atılmasına, şişliğin giderilmesine yardımcı olur.
bunun dışında da trini'nin dediği gibi bunları oturduğun yerden yapmamak lazım.
yeşil çay, kahve gibi şeyler metabolizmayı hızlandırır.
limonlu ya da sirkeli su vücuttan ödemin atılmasına, şişliğin giderilmesine yardımcı olur.
bunun dışında da trini'nin dediği gibi bunları oturduğun yerden yapmamak lazım.
0
yoğurda kepek katıp ye. daha iyi zayıflayabileceğin bir şey ben bilmiyorum. kepekte kalori sıfır. yoğurt da gayet düşük.
0
acı biber zayıflatır çünkü vücuttaki yağların yakımına etkisi var. ama fazla kaçırıp mideyi delmemek lazım.
0
geçenlerde salatalığın kandaki insulin seviyesini düşürdüğünü okumuştum. ancak bu yanlış olabilir. yağlanmanın en büyük sebebi insulin olduğundan salatalık belki kilo verdirebilir. ancak bu yanlış olabilir.
0
caylakbayan
siyah noktalarla baş edemiyorum. memnun kalınan bir doktor/klinik/güzellik merkezi vs. var mıdır ıcıba?
siyah noktalarla baş edemiyorum. memnun kalınan bir doktor/klinik/güzellik merkezi vs. var mıdır ıcıba?
0
siyah nokta için kliniğe gitmek gerektiğini düşünmüyorum.
düzenli yüz maskesi, peeling, temizleyici, tonik, nemlendirici kullanımı çok büyük oranda azaltır.
eğer yapıyorum da olmuyor diyorsan, muhtemelen yanlış ürünleri ya da kendine uygun olmayan markayı kullanıyorsundur.
en iyi cilt bakımı, evde yapılan cilt bakımıdır diye ekleyeyim :)
düzenli yüz maskesi, peeling, temizleyici, tonik, nemlendirici kullanımı çok büyük oranda azaltır.
eğer yapıyorum da olmuyor diyorsan, muhtemelen yanlış ürünleri ya da kendine uygun olmayan markayı kullanıyorsundur.
en iyi cilt bakımı, evde yapılan cilt bakımıdır diye ekleyeyim :)
0
siyah nokta için güvendiğin bir güzellik salonu veya kliniğe gidip cilt bakımı yaptırman en kestirme en iyi yol.
bir defa temizledikten sonra da düzenli olarak derin temizlik yapabilen(foliküler debrizi temizleyebilen) bir temizleyici, bir ev peelingi(yüzey yenileyici), bir de nemlendirici kullanman lazım. yaz da geldi üstüne de güneş kremi almayı unutmamalısın. tüm bunlar etkinliği kanıtlanmış dermokozmetikler söz konusu olduğunda 500TL'den fazla yalanız.
bir defa temizledikten sonra da düzenli olarak derin temizlik yapabilen(foliküler debrizi temizleyebilen) bir temizleyici, bir ev peelingi(yüzey yenileyici), bir de nemlendirici kullanman lazım. yaz da geldi üstüne de güneş kremi almayı unutmamalısın. tüm bunlar etkinliği kanıtlanmış dermokozmetikler söz konusu olduğunda 500TL'den fazla yalanız.
0
denemebirikiüç
Selam ey hipokratlarSürekli oturularak çalışılan bi yerdeyim uzun zamandır. ve kaçınılmaz kıl dönmesi sorunuyla karşı karşıya olduğmu düşünüyorum. Bir kaç haftada bir hafif kanlı bir sıvı oluyor kuyruk sokumunda. ve bilmiyorum psikolojijk mi ama şişlik hissediyorum aynı bölgede. Velhasıl bu dert dha
Selam ey hipokratlar
Sürekli oturularak çalışılan bi yerdeyim uzun zamandır. ve kaçınılmaz kıl dönmesi sorunuyla karşı karşıya olduğmu düşünüyorum. Bir kaç haftada bir hafif kanlı bir sıvı oluyor kuyruk sokumunda. ve bilmiyorum psikolojijk mi ama şişlik hissediyorum aynı bölgede.
Velhasıl bu dert dha da büyümeden tıbbi bir destek almak niyetimdeyim. Aranızda bu sorunla karşılaşıp çok ilerlemediğini düşündüm bu seviyede bir kıl dönmesinden en kısa iş kaybı ve yatışla nasıl kurtulabileceğime fikir verebilecek hipokatratlar arayışındayım.
Teşekkür ederim şimdiden.
Sürekli oturularak çalışılan bi yerdeyim uzun zamandır. ve kaçınılmaz kıl dönmesi sorunuyla karşı karşıya olduğmu düşünüyorum. Bir kaç haftada bir hafif kanlı bir sıvı oluyor kuyruk sokumunda. ve bilmiyorum psikolojijk mi ama şişlik hissediyorum aynı bölgede.
Velhasıl bu dert dha da büyümeden tıbbi bir destek almak niyetimdeyim. Aranızda bu sorunla karşılaşıp çok ilerlemediğini düşündüm bu seviyede bir kıl dönmesinden en kısa iş kaybı ve yatışla nasıl kurtulabileceğime fikir verebilecek hipokatratlar arayışındayım.
Teşekkür ederim şimdiden.
0
çok yakın bir arkadaşıma aynı şey olmuştu, ama onda hafif kanlı sıvı gibi bir şey sanırım yoktu henüz.
doktor sadece ilaç verdi ve kuyruk sokumunun üstüne gelecek şekilde oturmasını yasakladı ve kondisyon bisikletine ara vermesini söyledi.
sizinki de başlangıç evresindeyse belki ilaçla falan halledilebilir, bence zaman kaybetmeden bir doktora görünün.
doktor sadece ilaç verdi ve kuyruk sokumunun üstüne gelecek şekilde oturmasını yasakladı ve kondisyon bisikletine ara vermesini söyledi.
sizinki de başlangıç evresindeyse belki ilaçla falan halledilebilir, bence zaman kaybetmeden bir doktora görünün.
0
lgs'ye çalıştığım dönem bende de olmuştu. 4 ay çekmiştim. 4 ay sonra pansuman için sürekli gittiğim hastanedeki doktor bana nihat bengisu'yu önermişti.
gümüş nitrat enjekte ediyor o bölgeye. ertesi gün de lokal anestezi ile sadece iltihaplı bölgeyi alıyor. yani hem estetik açıdan daha iyi hem de daha çabuk normal hayata dönüyorsun.
ama blatta hiberna'nın dediklerini önce bir yap. bir de birine bi göster oranı.
gümüş nitrat enjekte ediyor o bölgeye. ertesi gün de lokal anestezi ile sadece iltihaplı bölgeyi alıyor. yani hem estetik açıdan daha iyi hem de daha çabuk normal hayata dönüyorsun.
ama blatta hiberna'nın dediklerini önce bir yap. bir de birine bi göster oranı.
0
la noix gibi benim de sınav dönemimde böyle bir şey başımdan geçmişti.
başımdan geçenleri kısaca özetlersem: bir sabah aniden inanılmaz bir sancı ile uyandım. hemen bir üniversite hastanesine koştum. tanıdıklar vasıtasıyla bir doktor acil bir müdahale yaptı, müdahelede bayağı kan kaybettim o bölgeden. pansuman felan günü kurtardık. cerrah "çözüm ameliyat ancak üç dört ay oturamazsın bile" dedi.
akabinde başka doktorlar, lazer araştırmaları vb. derken en sonunda gene aynı hastanenin başka bir tabibinden aldığım direktifler doğrultusunda ötelemeye karar verdim; malum sınav vardı önümde ve üç dört ay oturamamak benim için ciddi problemdi.
bu esnada sadece arada pansumanı değiştiriyordum ve durumu gözlem altına almıştım. sınava girdim çıktım. akabinde şişliklerin de azalmasını ve pansumanın sıklıkla değiştiği bölgenin artık kanamanın durmasını göz önünde bulundurarak hekim onayıyla ameliyat olmadım, halen nazar değmesin bir problem olmadan yaşıyorum.
eğer ki kıl dönmesiyse çok büyük geçmiş olsun bi kere. imkanın varsa; bir değil birden çok hekimle görüş derim. akabinde kafana ve aklına en yatan hekimin onayı doğrultusunda hareket etmen tavsiyemdir.
bir sorun olursa çekinmeden yazabilirsin/sorabilirsin.
başımdan geçenleri kısaca özetlersem: bir sabah aniden inanılmaz bir sancı ile uyandım. hemen bir üniversite hastanesine koştum. tanıdıklar vasıtasıyla bir doktor acil bir müdahale yaptı, müdahelede bayağı kan kaybettim o bölgeden. pansuman felan günü kurtardık. cerrah "çözüm ameliyat ancak üç dört ay oturamazsın bile" dedi.
akabinde başka doktorlar, lazer araştırmaları vb. derken en sonunda gene aynı hastanenin başka bir tabibinden aldığım direktifler doğrultusunda ötelemeye karar verdim; malum sınav vardı önümde ve üç dört ay oturamamak benim için ciddi problemdi.
bu esnada sadece arada pansumanı değiştiriyordum ve durumu gözlem altına almıştım. sınava girdim çıktım. akabinde şişliklerin de azalmasını ve pansumanın sıklıkla değiştiği bölgenin artık kanamanın durmasını göz önünde bulundurarak hekim onayıyla ameliyat olmadım, halen nazar değmesin bir problem olmadan yaşıyorum.
eğer ki kıl dönmesiyse çok büyük geçmiş olsun bi kere. imkanın varsa; bir değil birden çok hekimle görüş derim. akabinde kafana ve aklına en yatan hekimin onayı doğrultusunda hareket etmen tavsiyemdir.
bir sorun olursa çekinmeden yazabilirsin/sorabilirsin.
0
mr rosebud
merhaba kitap kurtları,açlık oyunları serisini, olasılıksız'ı büyük zevkle okumuş er kişisiyim. distopik olur, fantastik olur, polisiye olur, birkaç kitap önerin de pazartesi alıp başlayayım. arkadaşım stephen king'in kara kule serisini önerdi mesela, sizlerden de öneri bekliyorum.
merhaba kitap kurtları,
açlık oyunları serisini, olasılıksız'ı büyük zevkle okumuş er kişisiyim. distopik olur, fantastik olur, polisiye olur, birkaç kitap önerin de pazartesi alıp başlayayım. arkadaşım stephen king'in kara kule serisini önerdi mesela, sizlerden de öneri bekliyorum.
açlık oyunları serisini, olasılıksız'ı büyük zevkle okumuş er kişisiyim. distopik olur, fantastik olur, polisiye olur, birkaç kitap önerin de pazartesi alıp başlayayım. arkadaşım stephen king'in kara kule serisini önerdi mesela, sizlerden de öneri bekliyorum.
0
stephen king'in sadist'i güzeldi eskilerden.
okuduğum ilk kitabıydı. o yüzden yeri ayrıdır bende.
daha sonra uzun süre roman okumaya ara verip başka türlere yöneldim, ama 1 ay önce harlan coben'ın orman diye bir kitabını okudum.
sardı beni, güzeldi yani.
ama arada çıkıp da kaçırmış olduğum kitaplar mutlaka vardır.
bu söylediklerim korku değil, daha gerçekçi ve gerilim-heyecan falan yaratan kitaplar.
okuduğum ilk kitabıydı. o yüzden yeri ayrıdır bende.
daha sonra uzun süre roman okumaya ara verip başka türlere yöneldim, ama 1 ay önce harlan coben'ın orman diye bir kitabını okudum.
sardı beni, güzeldi yani.
ama arada çıkıp da kaçırmış olduğum kitaplar mutlaka vardır.
bu söylediklerim korku değil, daha gerçekçi ve gerilim-heyecan falan yaratan kitaplar.
0
milenyum serisi- hala okumadıysan-
domingo ve pegasus'un yeni çıkan kitaplarını incelemeni öneririm bir de.
domingo ve pegasus'un yeni çıkan kitaplarını incelemeni öneririm bir de.
0
inkey
internette nereden alabilirim? sanalpazar.com da buldum bi tane ama güvenilir midir? daha önce hiç alışveriş yapmadım da o siteden..http://www.sanalpazar.com/Solgar-Nero-Nutrients-30-Kapsul-Ucretsiz-Kargo__isp3112677 birde şurada buldum: http://www.farmasaglik.com/urun/solgar-nero-nutriens-30-v-kaps
internette nereden alabilirim? sanalpazar.com da buldum bi tane ama güvenilir midir? daha önce hiç alışveriş yapmadım da o siteden..
www.sanalpazar.com
birde şurada buldum: www.farmasaglik.com bu site hakkında fikri olan var mı?
başka nereden bakabilirim?
www.sanalpazar.com
birde şurada buldum: www.farmasaglik.com bu site hakkında fikri olan var mı?
başka nereden bakabilirim?
0
www.cerrahoglueczanesi.com.tr
buradan aldım ben 1-2 güne kargoluyorlar. fiyat 32 tl
buradan aldım ben 1-2 güne kargoluyorlar. fiyat 32 tl
0
lebanon
Bu araçtan kullanan veya önceden kullanmış olan var mı?
Bu araçtan kullanan veya önceden kullanmış olan var mı?
0
var.
üvey babamın mavi bir opel kadett'i vardı.
ama herhalde 20 yıl önceydi.
üvey babamın mavi bir opel kadett'i vardı.
ama herhalde 20 yıl önceydi.
0
alman otomobil sanayiinin yüz karasıdır derler tamirciler ama bilemedim şimdi. opelin eski araçlarına bulaşma derim ben. 10-20 yıldır kendilerini düzelltiler.
0
cakabo
Selamlar duyuru halkı,Öncelikle aşağıda okuyacaklarınız tamamen hayal ürünüdür. (yersen)Bir ev alma durumu söz konusu. Ancak içinde kiracı ikamet ediyor. Kiracının sözleşmesi 01.06.2012 itibariyle sona erecek ancak sözleşmede bulunan maddeye göre 2 ay öncesinden haber verilmediği takdirde otomatik y
Selamlar duyuru halkı,
Öncelikle aşağıda okuyacaklarınız tamamen hayal ürünüdür. (yersen)
Bir ev alma durumu söz konusu. Ancak içinde kiracı ikamet ediyor. Kiracının sözleşmesi 01.06.2012 itibariyle sona erecek ancak sözleşmede bulunan maddeye göre 2 ay öncesinden haber verilmediği takdirde otomatik yenileniyor.
Evi satın alan kişi ilgili şehirde kirada oturuyor, kendi üzerine bir mülkü yok o şehirde. Kiracı ile iyi niyet çerçevesinde görüşme yapılıyor ama kiracı işi yokuşa sürerek çıkmayacağını ifade ediyor. Alan kişinin amacı zaten kiradan çıkıp kendi dairesine geçmek.
Ne olur bu işin sonu? İlla mahkemeye taşınacak kiracının tutumu sebebiyle, ancak yaşamış etmiş olanlar veya konuya hakim avukatlar varsa ne kadar sürede çözülür bu iş? Kiracı yeni kanun bilmem ne diye zırvaladı ama nedir ne değildir bu işler?
Peşinen teşekkürlerimle,
Öncelikle aşağıda okuyacaklarınız tamamen hayal ürünüdür. (yersen)
Bir ev alma durumu söz konusu. Ancak içinde kiracı ikamet ediyor. Kiracının sözleşmesi 01.06.2012 itibariyle sona erecek ancak sözleşmede bulunan maddeye göre 2 ay öncesinden haber verilmediği takdirde otomatik yenileniyor.
Evi satın alan kişi ilgili şehirde kirada oturuyor, kendi üzerine bir mülkü yok o şehirde. Kiracı ile iyi niyet çerçevesinde görüşme yapılıyor ama kiracı işi yokuşa sürerek çıkmayacağını ifade ediyor. Alan kişinin amacı zaten kiradan çıkıp kendi dairesine geçmek.
Ne olur bu işin sonu? İlla mahkemeye taşınacak kiracının tutumu sebebiyle, ancak yaşamış etmiş olanlar veya konuya hakim avukatlar varsa ne kadar sürede çözülür bu iş? Kiracı yeni kanun bilmem ne diye zırvaladı ama nedir ne değildir bu işler?
Peşinen teşekkürlerimle,
0
Buraya göre hakkınız gayet var:
www.hukukrehberi.net
rehber.uzmantv.com
Noterden bir ihtarname gönderin iki ay öncesinden, sözleşmenin biteceğine ve evi boşaltması gerekeceğine dair. Aksi halde dava, avukat ve maddi zararınızın tahsil edileceğini de hatırlatın.
www.hukukrehberi.net
rehber.uzmantv.com
Noterden bir ihtarname gönderin iki ay öncesinden, sözleşmenin biteceğine ve evi boşaltması gerekeceğine dair. Aksi halde dava, avukat ve maddi zararınızın tahsil edileceğini de hatırlatın.
0
@janavarorion,
kiracı iyi niyetli olsa dediğin işe yarayabilirdi. hatta kalan 2 ayın kirasından feragat etmeyi dahi teklif ettik ama işe yaramadı.
@truvaiti,
Evet, şu anda 2 aydan az var sözleşme bitimine.
Yani otomatik yenileme maddesi devreye girmiş durumda.
kiracı iyi niyetli olsa dediğin işe yarayabilirdi. hatta kalan 2 ayın kirasından feragat etmeyi dahi teklif ettik ama işe yaramadı.
@truvaiti,
Evet, şu anda 2 aydan az var sözleşme bitimine.
Yani otomatik yenileme maddesi devreye girmiş durumda.
0
Ben prosedürü bilmiyorum ama, satın aldığınız tarihte eğer 2 aydan az zaman kaldıysa sizin sanki yükümlülüğünüz olmaz gibi geliyor bana.
Bu durumda bence de siz hızla bir ihtarname gönderin. "Evi yeni aldık, sözleşmeniz bizi bağlamaz, yasal süre içinde boşaltın minvalli. Eğer kanun maddesi alıntılarsanız daha efektif olur."
Bu arada da görüşmeye devam edin. "Yasal mertebeye taşınırsa hem rahatsız olursunuz, evde huzurunuz kalmaz hem de masraflar sizde kalır, bizim de eve ihtiyacımız var, sizi çıkartıp 500bin lira kira alalım demiyoruz" temalı söylemlerde bulunun.
Siz yasal olarak kazanır mısınız emin değilim ama kesin kazanacak gibi davranır ve yasa maddelerini refere eder; işin ehliymiş gibi davranırsanız %90 oranda "ulan avukat haklısınız dedi ama ne riske atıcam" diye düşünür. Ayrıca, huzur evi ev yapar, siz çık çık çık dedikçe artık çıkmak ister.
Ama tabi siz de keşke önden bu konuları görüşseymişsiniz evi almadan.
Bu durumda bence de siz hızla bir ihtarname gönderin. "Evi yeni aldık, sözleşmeniz bizi bağlamaz, yasal süre içinde boşaltın minvalli. Eğer kanun maddesi alıntılarsanız daha efektif olur."
Bu arada da görüşmeye devam edin. "Yasal mertebeye taşınırsa hem rahatsız olursunuz, evde huzurunuz kalmaz hem de masraflar sizde kalır, bizim de eve ihtiyacımız var, sizi çıkartıp 500bin lira kira alalım demiyoruz" temalı söylemlerde bulunun.
Siz yasal olarak kazanır mısınız emin değilim ama kesin kazanacak gibi davranır ve yasa maddelerini refere eder; işin ehliymiş gibi davranırsanız %90 oranda "ulan avukat haklısınız dedi ama ne riske atıcam" diye düşünür. Ayrıca, huzur evi ev yapar, siz çık çık çık dedikçe artık çıkmak ister.
Ama tabi siz de keşke önden bu konuları görüşseymişsiniz evi almadan.
0
"ev artik benim ya sen simdi cikarsin ya da yeni sozlesmede zamli kira sana girer" deyin...
en kotu ihtimalle oradan aldiginiz kira simdiki evinizi karsilar. hatta artar bile. sozlesme bitene kadar hem si zarar etmemis olursunuz hem de para birikir iste kotu mu?
en kotu ihtimalle oradan aldiginiz kira simdiki evinizi karsilar. hatta artar bile. sozlesme bitene kadar hem si zarar etmemis olursunuz hem de para birikir iste kotu mu?
0
altı ay zamanı var adamın. biraz da kiracı lehine düşünün. yok öyle ben yani ev sahibiyim benim dediğim olur demek. alırken biliyordun içinde kiracı olduğunu - veya bilmen gerekiyordu. adamın da hakları var. satın aldığınız tarihten itibaren altı ay zamanı var. noterden yazı göndermeniz lazım sürenin başlaması için. o da ancak içinde siz oturacaksanız geçerli olur. yok oturmazsanız veya başkasına kiraya verirseniz dava açar çatır çatır alır tazminatını.
0
@block,
adamın hakkı yok demiyorum zaten, ama işi yokuşa sürüyor olması hoş değil. içinde mal sahibi oturacak, yeniden kiraya verme gibi bir durum söz konusu değil.
@alikavazinmahmut,
evin yeni sahibi kafasına göre kira zammı yapamaz yeni sözleşme olsa bile, sözleşmede %10 oran var, bu konu da mahkemeye taşınırsa o orandan daha yüksek olmasına izin verileceğini sanmıyorum.
adamın hakkı yok demiyorum zaten, ama işi yokuşa sürüyor olması hoş değil. içinde mal sahibi oturacak, yeniden kiraya verme gibi bir durum söz konusu değil.
@alikavazinmahmut,
evin yeni sahibi kafasına göre kira zammı yapamaz yeni sözleşme olsa bile, sözleşmede %10 oran var, bu konu da mahkemeye taşınırsa o orandan daha yüksek olmasına izin verileceğini sanmıyorum.
0
aynı şeyi bizim ev sahibimiz de yapmıştı.
ve biz de sizin kiracınızın yaptığı şeyi yapmıştık.
kusura bakmayın, ama kiracı siz evi satın aldığınız için hemen ertesi gün taşınabilecek maddi güce ya da boş zamana sahip olmayabilir.
evden çıkmadık ve mahkemelerde uğraştırdık adamı.
sonra da taşınma-ev tutma vb. masrafımızı vermeyi kabul etti öyle çıktık.
içinde mal sahibinin oturacak olması işi yokuşa sürmesine engel teşkil etmiyor.
adamın evi ve hayat düzeni söz konusu, tabii ki işi yokuşa sürer.
ayrıca evi alırken içinde kiracı olduğunu bilerek alacaksınız.
satın almadan önce içindeki kiracıyla konuşup, işi yokuşa sürüyorsa evi almamak ve bunlarla uğraşmamak gibi seçenekler de mevcut.
kusura bakmayın, sözüm size değil, ama ev sahibi olduktan sonra her şeyi kendi hakkıymış gibi görenlere katlanamıyorum.
ve biz de sizin kiracınızın yaptığı şeyi yapmıştık.
kusura bakmayın, ama kiracı siz evi satın aldığınız için hemen ertesi gün taşınabilecek maddi güce ya da boş zamana sahip olmayabilir.
evden çıkmadık ve mahkemelerde uğraştırdık adamı.
sonra da taşınma-ev tutma vb. masrafımızı vermeyi kabul etti öyle çıktık.
içinde mal sahibinin oturacak olması işi yokuşa sürmesine engel teşkil etmiyor.
adamın evi ve hayat düzeni söz konusu, tabii ki işi yokuşa sürer.
ayrıca evi alırken içinde kiracı olduğunu bilerek alacaksınız.
satın almadan önce içindeki kiracıyla konuşup, işi yokuşa sürüyorsa evi almamak ve bunlarla uğraşmamak gibi seçenekler de mevcut.
kusura bakmayın, sözüm size değil, ama ev sahibi olduktan sonra her şeyi kendi hakkıymış gibi görenlere katlanamıyorum.
0
2 aydan az zaman kalmasının sizin ile bir ilgilis yok. daha önceki malik ile kiracı arasındadır. dilerse o 2 aylık süreyi önceki malikten talep edebilir. siz ise o kira sözleşmesi ile bağlısınız. ancak bu işlemleri bir avukat vasıtası ile yapın. malik değişmişse ve yini malik ilgili evi mesken olarak kullanmak istiyor ve aynı il sınırları içerisinde başka da bir evi yoksa, ;( yani bu tahliye talebinde haklı ise) yeni malikin ihtarı ile çıkmak zorundadır. icabında zorla çıkartılabilir ve tüm masraflarda kendisinden istenebilir. 2 aylık süreye takılmayın yani.
0
@blatta hiberna,
adama hemen yarın çık demiyoruz zaten, önünde 2 ay gibi bir süre var. iyi niyetle davranıp bana x ay süre verin çıkayım dese ona da razıyız ancak "ben avukatımla görüştüm, işi mahkemeye taşıyacağız" şeklinde tavır takınması hoş olmayan.
evi satın alırken kiracı olduğunu biliyorduk elbette ancak böyle bir tavır beklemiyorduk.
@ground,
bilgi için teşekkürler, izleyeceğimiz yol da o olacak. tapunun devri ile protesto çekilecek ve 6 aylık süreyi beklemeye başlayacağız zira ev sahibinin üzerine bir mülk yok aynı il sınırları içinde.
adama hemen yarın çık demiyoruz zaten, önünde 2 ay gibi bir süre var. iyi niyetle davranıp bana x ay süre verin çıkayım dese ona da razıyız ancak "ben avukatımla görüştüm, işi mahkemeye taşıyacağız" şeklinde tavır takınması hoş olmayan.
evi satın alırken kiracı olduğunu biliyorduk elbette ancak böyle bir tavır beklemiyorduk.
@ground,
bilgi için teşekkürler, izleyeceğimiz yol da o olacak. tapunun devri ile protesto çekilecek ve 6 aylık süreyi beklemeye başlayacağız zira ev sahibinin üzerine bir mülk yok aynı il sınırları içinde.
0
amacım tartışmak değil, siz de kendinize göre haklısınız ama bence düşünmediğiniz, daha doğrusu kendi acelenizden atladığınız bir şey var.
adamın elinde bir kontrat var ve adam bu kontrata göre hayat düzenini planlıyor.
ve adam tam bir yıl daha o evde yaşayacağını zannedip, ona göre plan yapmışken, siz birden bire çık diyorsunuz.
adam da zaman kazanmak için elinden geleni yapacak elbette.
belki adamın parası yok. bu devirde taşınmak, ev tutmak, depozito vermek, emlakçıyla anlaşmak, uygun kiralı ev bulmak kolay mı? tahliye etmek ne demek yani sokağa mı atacaksınız?
önemli olan hangi tavrı beklediğiniz değil, bu maalesef belki bilgisizliğinizden, belki aceleciliğinizden, ama sizin ihmaliniz.
bir ev alırken içindeki insanlarla neden konuşulmaz ki?
ev sahibine parayı verip evi almak kolay, ama o evde yaşayan o adam.
bence ev sahibiyle anlaşmaktansa içindeki kiracıyla anlaşmak daha önemli.
aynı şey bizim de başımıza geldi ve adam da bizle muhatap olmadan, emlakçının gazına gelip evi satın aldı. ve biz yeni iflas etmiştik. yani bu tavrı takınmaya mecburduk. biraz da bunları düşünün.
kendisi askerdi ve şehir dışından geliyordu o da.
yani benzer durumlar yaşadık.
evin kirasını ödemeye devam ettik ve evden çıkmadık.
zaten taşınabileceğimiz paramız yoktu.
evet evi huzur ev yapar, ama paranız yoksa ya da imkanlarınız kısıtlıysa huzursuz da yaşamaya alışıyorsunuz.
kimse de bizi tahliye falan edemedi.
mahkemeye verdi, yaklaşık 5-6 ay kaybetti.
mahkeme devam ederken de biz taşınma masraflarını istedik, taşınacağımızı söyledik, adam adliye koridorunda sevincinden zıpladı.
bize 5 bin civarı gibi bir para ödedi, öyle taşındık.
bu bahsettiğim olay 4 yıl önce falan oldu.
bu arada olayın maddi yönü olmaya da bilir.
adam sadece hayat düzeni açısından ve haksızlığa uğradığını düşündüğünden de böyle davranıyor olabilir.
adamın elinde bir kontrat var ve adam bu kontrata göre hayat düzenini planlıyor.
ve adam tam bir yıl daha o evde yaşayacağını zannedip, ona göre plan yapmışken, siz birden bire çık diyorsunuz.
adam da zaman kazanmak için elinden geleni yapacak elbette.
belki adamın parası yok. bu devirde taşınmak, ev tutmak, depozito vermek, emlakçıyla anlaşmak, uygun kiralı ev bulmak kolay mı? tahliye etmek ne demek yani sokağa mı atacaksınız?
önemli olan hangi tavrı beklediğiniz değil, bu maalesef belki bilgisizliğinizden, belki aceleciliğinizden, ama sizin ihmaliniz.
bir ev alırken içindeki insanlarla neden konuşulmaz ki?
ev sahibine parayı verip evi almak kolay, ama o evde yaşayan o adam.
bence ev sahibiyle anlaşmaktansa içindeki kiracıyla anlaşmak daha önemli.
aynı şey bizim de başımıza geldi ve adam da bizle muhatap olmadan, emlakçının gazına gelip evi satın aldı. ve biz yeni iflas etmiştik. yani bu tavrı takınmaya mecburduk. biraz da bunları düşünün.
kendisi askerdi ve şehir dışından geliyordu o da.
yani benzer durumlar yaşadık.
evin kirasını ödemeye devam ettik ve evden çıkmadık.
zaten taşınabileceğimiz paramız yoktu.
evet evi huzur ev yapar, ama paranız yoksa ya da imkanlarınız kısıtlıysa huzursuz da yaşamaya alışıyorsunuz.
kimse de bizi tahliye falan edemedi.
mahkemeye verdi, yaklaşık 5-6 ay kaybetti.
mahkeme devam ederken de biz taşınma masraflarını istedik, taşınacağımızı söyledik, adam adliye koridorunda sevincinden zıpladı.
bize 5 bin civarı gibi bir para ödedi, öyle taşındık.
bu bahsettiğim olay 4 yıl önce falan oldu.
bu arada olayın maddi yönü olmaya da bilir.
adam sadece hayat düzeni açısından ve haksızlığa uğradığını düşündüğünden de böyle davranıyor olabilir.
0
@blatta hiberna,
haklı olabilirsin, biz sadece malik gözüyle baktığımızdan atladığımız noktalar vardır. ama bu satış işlemi 31 mart günü yapılsaydı adamın geleceğini düşünmek için 2 ayı olacaktı sadece.
eski veya yeni ev sahibinin sözleşme bitiminden 2 ay önce çekeceği ihbar yeterliydi sözleşmeyi sona erdirmek için, yani öyle yılları planlayarak yaşama durumu söz konusu değil.
öte yandan kiracı mülkün bulunduğu apartmanda benzer özellikte daireler olmasına rağmen taşınmaya yanaşmıyor. taşınmak kolay bir iş değil elbet ancak iyi niyet sayesinde birkaç ay zarfında çözülmesi gerekirdi bu işin.
bu olayda iki taraf var, birisi iyi niyetle çözümleme derdinde, diğeri kötü niyetle. hak / hukuk kimden yana, o ayrı mesele. adamın taşınabileceği daire hazır, taşınma masrafını geçtim, 2 aylık kiradan feragat ettik ama dediğim gibi niyet iyi olmadıkça bir işe yaramıyor bu söylediklerim.
haklı olabilirsin, biz sadece malik gözüyle baktığımızdan atladığımız noktalar vardır. ama bu satış işlemi 31 mart günü yapılsaydı adamın geleceğini düşünmek için 2 ayı olacaktı sadece.
eski veya yeni ev sahibinin sözleşme bitiminden 2 ay önce çekeceği ihbar yeterliydi sözleşmeyi sona erdirmek için, yani öyle yılları planlayarak yaşama durumu söz konusu değil.
öte yandan kiracı mülkün bulunduğu apartmanda benzer özellikte daireler olmasına rağmen taşınmaya yanaşmıyor. taşınmak kolay bir iş değil elbet ancak iyi niyet sayesinde birkaç ay zarfında çözülmesi gerekirdi bu işin.
bu olayda iki taraf var, birisi iyi niyetle çözümleme derdinde, diğeri kötü niyetle. hak / hukuk kimden yana, o ayrı mesele. adamın taşınabileceği daire hazır, taşınma masrafını geçtim, 2 aylık kiradan feragat ettik ama dediğim gibi niyet iyi olmadıkça bir işe yaramıyor bu söylediklerim.
0
valla ev sahibi bu durumda haksız aga , istediğin kadar işi yasal merciye sun davayı kaybedecek kişi sensin. kiracı da hakkı olan şeyi kullanıyor , adamın yaptıgı bişey yok ki. siz evi alırken bu durumu biliyordunuz , engel olsaydınız yada kabul etmeseydiniz. ne yapsın adam 1.5 ayda yenı ev bulup tasısınmı herseyı ? nıye ? sen evde oturacaksın dıye mı ? adamı ne ılgılendırır senın evde kalacagın ? adam vaktıyle bı anlasma yapmıs ve bu anlasma cercevesınde 2 ay oncesınde bıldırılmedıgı surece sozlesme yenıden yenılenır dıye de hukum koyulmus. sen bu maddeyı es gecmesını talep edıyorsun ve magdur edıyorsun adamı.
adam ıstemıyosa yapacak bısey yok . bır yılda daha bekleyıp suresı geldıgınde ıhtarnameyı cekeceksın.
adam ıstemıyosa yapacak bısey yok . bır yılda daha bekleyıp suresı geldıgınde ıhtarnameyı cekeceksın.
0
yasal olarak süresi altı ay. iki ay filan değil eğer sözleşme otomatik uzamaya girdi ise ki anladığım kadarıyla girmiş. yokuşa filan sürme işini bilemem, biraz da onun cephesinden görün, gerekiyorsa ev bulmasına yardımcı olun. hepimiz hayatın çeşitli dönemlerinde değişik pozisyonlarda kalıyoruz, adam gibi gelip benimle konuşan hiçkimseye terbiyesizlik yapmadım ben şimdiye kadar. veya efendi efendi bir şey rica ettiğim insanlar genelde ellerinden geleni yapmaya çalıştılar. geneli de öyledir insanların. aradan bir iki belalı çıkar. onda da yasalar devreye giriyor zaten. bu durumda da yasal süre altı ay.
0
bonjurkes
Çok aklıma takıldı, sormadan edemedim. Bu kadınların, benim denk geldiğim kadarıyla, büyük kısmı neden tırnaklarını kökünden kesiyor, bilen eden var mı ?Tırnaklarını o kadar kısa ve dipten kesiyorlar ki, benim 3 günlük tırnaklarımdan daha da kısa oluyorlar ki sanki imkanları olsa tırnakları kökünden
Çok aklıma takıldı, sormadan edemedim. Bu kadınların, benim denk geldiğim kadarıyla, büyük kısmı neden tırnaklarını kökünden kesiyor, bilen eden var mı ?
Tırnaklarını o kadar kısa ve dipten kesiyorlar ki, benim 3 günlük tırnaklarımdan daha da kısa oluyorlar ki sanki imkanları olsa tırnakları kökünden söküp atacaklar gibime geliyor.
Nedir bunun sebebi, gidip hayvan gibi tırnak uzatmalarını falan beklemiyorum, tırnak kırılabilir, güçsüzdür ama gidip erkek eli ve erkek tırnağı gibi kökünden tırnakları kesmek (bence) çok çirkin duruyor, bir de kısacık tırnaklara oje sürünce daha da iğrenç gözüküyor.
Bu konuda böyle düşünen tek ben miyim acaba?
Tırnaklarını o kadar kısa ve dipten kesiyorlar ki, benim 3 günlük tırnaklarımdan daha da kısa oluyorlar ki sanki imkanları olsa tırnakları kökünden söküp atacaklar gibime geliyor.
Nedir bunun sebebi, gidip hayvan gibi tırnak uzatmalarını falan beklemiyorum, tırnak kırılabilir, güçsüzdür ama gidip erkek eli ve erkek tırnağı gibi kökünden tırnakları kesmek (bence) çok çirkin duruyor, bir de kısacık tırnaklara oje sürünce daha da iğrenç gözüküyor.
Bu konuda böyle düşünen tek ben miyim acaba?
0
Yemek yapiyorum hergun bu yuzden uzun tirnak hic de hos degil, ayrica su ile ugrasinca cok fazla mesela gunde 3 posta bulasik yikamak gibi cok hizli uzuyo sen de dipten kesiyosun ki ole 3 gunde kazma gibi tirnaklarin olmasin.
0
beğeni değil işleve önem verdiklerinden olabilir. uzun tırnak kırılır, temizlemesi zordur, ev işi yaparken zorlar.
ya da sadece uzun tırnak sevmediklerinden.. ya da her ikisi..
ki bence büyük kısmı kısa kesmiyor, uzatıyor, denk gelme meselesi sanırım.
ya da sadece uzun tırnak sevmediklerinden.. ya da her ikisi..
ki bence büyük kısmı kısa kesmiyor, uzatıyor, denk gelme meselesi sanırım.
0
eşit uzasın diye. herkes uzun ve eşit şekilde kesemiyor efenim. en pratik yolu önceden kısa kesip, sonra hepsinin eşit uzamasını sağlamak.
yani, ben pek denk gelmiyorum tırnakları bu kadar kısa olana ama hani görüyorsanız da ya sevmediğindendir ya da dediğim sebeptendir :)
yani, ben pek denk gelmiyorum tırnakları bu kadar kısa olana ama hani görüyorsanız da ya sevmediğindendir ya da dediğim sebeptendir :)
0
sizi ters köşeye yatıracak bir cevap:
birçok kişi tırnaklarını yiyor. tırnaklarını yememek için de kısa kesiyorlar :)
birçok kişi tırnaklarını yiyor. tırnaklarını yememek için de kısa kesiyorlar :)
0
bütün tırnaklarını uzatan hatunlar mikroplu, pislik yuvası, düzensiz insanlar mı o zaman?
0
ben de bir kadın olarak aynı konuya takmış durumdayım.
cevaplamış olan ve tırnaklarını böyle kullanan kadın arkadaşlara cevaben söylemiyorum. sadece benim fikrim bu yönde.
dizilerde, televizyonda gördüğümüz kadınlarda da buna çok rastlıyorum.
mesela bir filmin galasına gitmiş giysisi, makyajı yerinde, ama eller sanki erkek eli.
o kadın gözümde bakımsız olarak yer ediyor otomatikman.
çok hafif şekilde tırnak uzatıp, ellere düzenli bakım yapılabilir ve sade oje renkleri tercih edilebilir.
bunun seçenekleri sadece kökünden kesmek ya da bülent ersoy gibi uzatmak olmamalı.
bence de hiç kadınsı ve hoş değil.
kadının tüm havasını söndüren bir şey.
kesinlikle katılıyorum.
cevaplamış olan ve tırnaklarını böyle kullanan kadın arkadaşlara cevaben söylemiyorum. sadece benim fikrim bu yönde.
dizilerde, televizyonda gördüğümüz kadınlarda da buna çok rastlıyorum.
mesela bir filmin galasına gitmiş giysisi, makyajı yerinde, ama eller sanki erkek eli.
o kadın gözümde bakımsız olarak yer ediyor otomatikman.
çok hafif şekilde tırnak uzatıp, ellere düzenli bakım yapılabilir ve sade oje renkleri tercih edilebilir.
bunun seçenekleri sadece kökünden kesmek ya da bülent ersoy gibi uzatmak olmamalı.
bence de hiç kadınsı ve hoş değil.
kadının tüm havasını söndüren bir şey.
kesinlikle katılıyorum.
0
karamell
Bin tane oda kokusu var marketlerde falan.Ama ben böyle sabunumsu, yeni temizlik yapılmış hissi verebilen hafif bi koku istiyorum. Tek tek koklayınca bi süre sonra algılayamıyo insan. O yüzden marka, isim falan rica edicem .Git markette kokla al demeyin yani:)
Bin tane oda kokusu var marketlerde falan.Ama ben böyle sabunumsu, yeni temizlik yapılmış hissi verebilen hafif bi koku istiyorum. Tek tek koklayınca bi süre sonra algılayamıyo insan. O yüzden marka, isim falan rica edicem .Git markette kokla al demeyin yani:)
0
glade'in clean linen isimli kokusunu kullanıyoruz biz.
ağır da değil, adı üstünde temiz çamaşır gibi kokuyor.
ağır da değil, adı üstünde temiz çamaşır gibi kokuyor.
0
sanat guresi
gelir tespitinde ne yaptınız?
gelir tespitinde ne yaptınız?
0
ben babamın sigortasından yararlandığım için bir şey yapmadım, ama bağlı olduğunuz çeviri bürolarından ya da düzenli çalıştığınız diğer şirketlerden aylık ortalama gelirinizi gösteren bir bordo talep edip, onu sunabilirsiniz belki.
0
çalıştığı bürolarla da pek düzenli çalışmayan bir çevirmen düşünün. yani, zaten bu meslekte iş ne kadar düzenli olabilir ki? iki ay arasında ücret anlamında deli farklar olabiliyor.
bana kalsa hiç söz etmeyeceğim de banka hesabı hareketleri biraz korkutmuyor değil. olmadı son ay giren parayı söyleyebilirim ama bu sefer de sigortasız çalışmamdan ötürü başım bir şekilde ağrır mı diye düşünmeden edemiyorum.
bana kalsa hiç söz etmeyeceğim de banka hesabı hareketleri biraz korkutmuyor değil. olmadı son ay giren parayı söyleyebilirim ama bu sefer de sigortasız çalışmamdan ötürü başım bir şekilde ağrır mı diye düşünmeden edemiyorum.
0
yani benim son derece düzenli bir gelirim var, ama çevirmenden çevirmene değişebiliyor.
size ödeme yapılırken şirket sizin adınıza vergi ödeyip, onun kalanını size ödüyor zaten.
yani bir şekilde vergilendirilmiş oluyor.
ama çok da hakim değilim bu konuya.
diğer ülkelerde durum ne bilmiyorum, ama bizde freelance ve home-office gibi şeyler daha yavaş yavaş anlaşılıyor.
kredi kartı başvurusunda bile anlamıyorlar ne demek istediğinizi.
o yüzden ben de emin değilim.
çalıştığınız şirketlere bir danışın. bilebilirler.
size ödeme yapılırken şirket sizin adınıza vergi ödeyip, onun kalanını size ödüyor zaten.
yani bir şekilde vergilendirilmiş oluyor.
ama çok da hakim değilim bu konuya.
diğer ülkelerde durum ne bilmiyorum, ama bizde freelance ve home-office gibi şeyler daha yavaş yavaş anlaşılıyor.
kredi kartı başvurusunda bile anlamıyorlar ne demek istediğinizi.
o yüzden ben de emin değilim.
çalıştığınız şirketlere bir danışın. bilebilirler.
0
kibritsuyu
bir mali müşavir olarak benim aklım basmadı. yardım istiyorum.efem halihazırda aylık 675 liraya kirada oturuyorum. ev almak istiyorum tabii ki krediyle. internetten bakıyorum beğeniyorum evin biri mesela 240.000 lira. anneden babadan, altın bozdurarak birikimle falan hepi topu 110.000 lirasını peşin
bir mali müşavir olarak benim aklım basmadı. yardım istiyorum.
efem halihazırda aylık 675 liraya kirada oturuyorum. ev almak istiyorum tabii ki krediyle. internetten bakıyorum beğeniyorum evin biri mesela 240.000 lira. anneden babadan, altın bozdurarak birikimle falan hepi topu 110.000 lirasını peşin verebiliyoruz. kaldı mı 130.000 lira. orada kredi hesaplama şeyleri de var. aylık ödeyebileceğim taksit belli. taş çatlasın 2000 lira. diyorum ki 130.000 lira kredi alsam 10 yıl (120 ay), aylık 1900 lira ödersin diyor bana. e güzel. nah güzel.
1900 lira x 120 ay = 228.000 lira. bunun 130.000 lirası anapara, gerisi faiz. yani 228.000 - 130.000 = 98.000 lira faiz ödeyeceğim.
böl 98.000 lirayı 120 aya, ayda 820 lira faiz ödüyorum. e amına koyim 10 yıl boyunca ödeyeceğim kiradan daha fazla faiz ödüyorum değil mi? ben o zaman niye kredi alayım ki? 10 yıl kirada otursam, ödeyeceğim 1900 lira kredi taksidinden kiramı düşüp kalanını bankaya mevduat hesabına yatırsam, zaten 10 yıl sonunda kredisiz falan trink parayla ev alıyorum? bankada getireceği faiz de cabası. öyle değil mi?
kirada olabilecek artışları gözardı ettim zira zaten burada 6 yıldır oturuyorum, 500'den 675'e çıktı. 10 yıl sonunda taş çatlasın 800-900 olur. zaten bankada getireceği faizi de gözardı ettim.
efem halihazırda aylık 675 liraya kirada oturuyorum. ev almak istiyorum tabii ki krediyle. internetten bakıyorum beğeniyorum evin biri mesela 240.000 lira. anneden babadan, altın bozdurarak birikimle falan hepi topu 110.000 lirasını peşin verebiliyoruz. kaldı mı 130.000 lira. orada kredi hesaplama şeyleri de var. aylık ödeyebileceğim taksit belli. taş çatlasın 2000 lira. diyorum ki 130.000 lira kredi alsam 10 yıl (120 ay), aylık 1900 lira ödersin diyor bana. e güzel. nah güzel.
1900 lira x 120 ay = 228.000 lira. bunun 130.000 lirası anapara, gerisi faiz. yani 228.000 - 130.000 = 98.000 lira faiz ödeyeceğim.
böl 98.000 lirayı 120 aya, ayda 820 lira faiz ödüyorum. e amına koyim 10 yıl boyunca ödeyeceğim kiradan daha fazla faiz ödüyorum değil mi? ben o zaman niye kredi alayım ki? 10 yıl kirada otursam, ödeyeceğim 1900 lira kredi taksidinden kiramı düşüp kalanını bankaya mevduat hesabına yatırsam, zaten 10 yıl sonunda kredisiz falan trink parayla ev alıyorum? bankada getireceği faiz de cabası. öyle değil mi?
kirada olabilecek artışları gözardı ettim zira zaten burada 6 yıldır oturuyorum, 500'den 675'e çıktı. 10 yıl sonunda taş çatlasın 800-900 olur. zaten bankada getireceği faizi de gözardı ettim.
0
sen 10 yıl boyunca 675 lira kira olsa 675*12*10=81.000 lira kira ödeyeceksin. kira seneye 750 olursa. 5 sene sonra 1000 lira olursa. 10 sene sonra 1500 olursa ödeyeceğin parayı ayrı ayrı hesap et. belki 10 senede 150 bin kira ödeyeceksin
ikincisi ve en önemlisi sen 10 sene kira ödersen 10 sene sonra ceketini alır o evi terkedersin. ama şimdi alacağın 240 bin liralık ev 10 sene sonra belki 500.000 bin lira değerinde olacak. belki de daha fazla
ikincisi ve en önemlisi sen 10 sene kira ödersen 10 sene sonra ceketini alır o evi terkedersin. ama şimdi alacağın 240 bin liralık ev 10 sene sonra belki 500.000 bin lira değerinde olacak. belki de daha fazla
0
almak istediğiniz evle de ilgili bu.
mesela toplu konut projelerinin çoğunda faizsiz ya da düşük faizli ödeme imkanları sunuyorlar bu sorun yüzünden.
uygun fiyatlı bir evi yatırım amacıyla alıp (taksitle ya da verebileceğiniz peşin parayla), 2-3 yıl sonra değerlendiğinde satıp, üzerine daha az para koyarak (ya da koymayarak) istediğiniz başka bir evi alabilirsiniz.
bunu yapan çok var.
özellikle ağaoğlu, dumankaya gibi şirketlerin evleri 2-3 yılda ikiye, hatta üçe katlayabiliyor değerini.
mesela toplu konut projelerinin çoğunda faizsiz ya da düşük faizli ödeme imkanları sunuyorlar bu sorun yüzünden.
uygun fiyatlı bir evi yatırım amacıyla alıp (taksitle ya da verebileceğiniz peşin parayla), 2-3 yıl sonra değerlendiğinde satıp, üzerine daha az para koyarak (ya da koymayarak) istediğiniz başka bir evi alabilirsiniz.
bunu yapan çok var.
özellikle ağaoğlu, dumankaya gibi şirketlerin evleri 2-3 yılda ikiye, hatta üçe katlayabiliyor değerini.
0
10 yıl boyunca ödeyeceğiniz kira, en az enflasyon oranında artış gösterecek. yani her yıl sabit kira ödemeyeceksiniz ama kredi ödemeniz sabit kalacak ve enflasyon oranında eriyecek. 10 yıl sonra ayda 820TL'nin alım gücü kimbilir ne olacak? yani ödeyeceğiniz kredi taksitlerinin hepsini bugüne getirip ödeyeceğiniz toplam kirayla karşılaştırmanız lazım.
0
gereklimi
şimdi diyelim ki, x kişide bir sorun(psikolojik veya fiziksel rahatsızlık) var.Ben de bunu okudum, duydum veya gördüm. Hemen aklıma lan acaba ben de öyle olur muyum?öyle olacak mıyım? öyle miyim? diye bir korku başlıyor.En son burada adamın biri; depresyondayım, hiçbir şeyden mutlu olmuyorum falan y
şimdi diyelim ki, x kişide bir sorun(psikolojik veya fiziksel rahatsızlık) var.
Ben de bunu okudum, duydum veya gördüm. Hemen aklıma lan acaba ben de öyle olur muyum?
öyle olacak mıyım? öyle miyim? diye bir korku başlıyor.
En son burada adamın biri; depresyondayım, hiçbir şeyden mutlu olmuyorum falan yazmıştı.
o adamın kendini anlattığı bazı noktalarda aramızda ufakta olsa bir benzerlik tespit ettim. ama o kişinin
depresyona girme nedeni ile veya karakteri ile ilgili hiç bir benzerliğimiz yok neredeyse.
işte o anda ben de hiçbir şey yok iken bir anda aklıma "lan acaba ben de depresyonda mıyım?" "ben de hiçbir şeyden zevk alamazsam" diye diye resmen depresyona girdim. halbuki beni depresyona sokacak hiç bir sebep yok ortada:(
bu mesela yaklaşık 2 haftadır olan bir sorun.
ama buna benzer bir çok şey yaşıyorum. mesela bir kaç sene önce de "uyuyamıyorum" falan diyen birini dinleyip "lan acaba ben de uyuyamayacak mıyım?" diye diye 2-3 aylık bir uykusuzluk dönemi geçirmiştim. Çünkü her gece yatarken aklıma geliyordu bu korku. bir daha hiç uyuyamayacağım falan diye düşünüyordum.
bu uykusuzluk dönemini de; "lan yemişim uykusuzluğunu. uyuyamazsam uyuyamam" diyerek çözdüm çok şükür.
şimdi bu "lan depresyon da mıyım? evet. depresyondayım. hiçbir şeyden zevk almıyorum" düşüncesini nasıl çıkaracağım
aklımdan?
Ben de bunu okudum, duydum veya gördüm. Hemen aklıma lan acaba ben de öyle olur muyum?
öyle olacak mıyım? öyle miyim? diye bir korku başlıyor.
En son burada adamın biri; depresyondayım, hiçbir şeyden mutlu olmuyorum falan yazmıştı.
o adamın kendini anlattığı bazı noktalarda aramızda ufakta olsa bir benzerlik tespit ettim. ama o kişinin
depresyona girme nedeni ile veya karakteri ile ilgili hiç bir benzerliğimiz yok neredeyse.
işte o anda ben de hiçbir şey yok iken bir anda aklıma "lan acaba ben de depresyonda mıyım?" "ben de hiçbir şeyden zevk alamazsam" diye diye resmen depresyona girdim. halbuki beni depresyona sokacak hiç bir sebep yok ortada:(
bu mesela yaklaşık 2 haftadır olan bir sorun.
ama buna benzer bir çok şey yaşıyorum. mesela bir kaç sene önce de "uyuyamıyorum" falan diyen birini dinleyip "lan acaba ben de uyuyamayacak mıyım?" diye diye 2-3 aylık bir uykusuzluk dönemi geçirmiştim. Çünkü her gece yatarken aklıma geliyordu bu korku. bir daha hiç uyuyamayacağım falan diye düşünüyordum.
bu uykusuzluk dönemini de; "lan yemişim uykusuzluğunu. uyuyamazsam uyuyamam" diyerek çözdüm çok şükür.
şimdi bu "lan depresyon da mıyım? evet. depresyondayım. hiçbir şeyden zevk almıyorum" düşüncesini nasıl çıkaracağım
aklımdan?
0
normalde hastalık tanımlarını okuduğunda, insanların çoğu "bu bende de var" der.
yani aslında normal sayılırsın.
ama buna kapılmak, biraz evhamlı biri olmandan kaynaklanıyor sanırım.
bence aklını dağıtacağın bir hobi falan bulmalısın.
ayrıca evcil hayvan beslemek bu tür kaygıları ortadan kaldırır.
bunu söyleyeceğim için şimdiden pişmanım, ama eğer kontrolünün dışına çıkarsa ve kendine engel olamayacak düzeye gelirse, bir psikoloğa görün. panik bozukluk başlangıcı olabilir.
yani aslında normal sayılırsın.
ama buna kapılmak, biraz evhamlı biri olmandan kaynaklanıyor sanırım.
bence aklını dağıtacağın bir hobi falan bulmalısın.
ayrıca evcil hayvan beslemek bu tür kaygıları ortadan kaldırır.
bunu söyleyeceğim için şimdiden pişmanım, ama eğer kontrolünün dışına çıkarsa ve kendine engel olamayacak düzeye gelirse, bir psikoloğa görün. panik bozukluk başlangıcı olabilir.
0
@miyav miyav psikolog olmadığımı nerden biliyorsun?
ayrıca, kimse burası profesyonel bir uzmanlık platformudur demiyor, sorusunu soran da bunu bilerek soruyor.
@gereklimi bence canın sıkılıyor biraz. zevk alacağın, azmedeceğin bişeylerle uğraş..
ayrıca, kimse burası profesyonel bir uzmanlık platformudur demiyor, sorusunu soran da bunu bilerek soruyor.
@gereklimi bence canın sıkılıyor biraz. zevk alacağın, azmedeceğin bişeylerle uğraş..
0
aşırı empati kuruyor olabilirsin. bende de böyle bir sorun vardı, hala da var ama eskisi kadar çok değil. film izlerken bile sanki ben yaşıyorum orada olup bitenleri, o psikolojiye giriyorum. sonradan fazla düşünmemeye ve başka şeylerle ilgilenmeye başladım.
ayrıca mahnita haklı olabilir çünkü bende anksiyete var, doktor teşhisi.
ayrıca mahnita haklı olabilir çünkü bende anksiyete var, doktor teşhisi.
0
stayout
kedi sevmiyorum kedi sevmiyorum dediğimde bir garipsenmeler hallenmeler falan hayır sevmiyorum dedisem onun yaşama hakkına saygı duymuyorum anlamına gelmiyor ki bu aksine hayvana zarar veren canını acıtan insandan ölümüne nefret eder kin beslerim ama ben kediyi bu kadar sevilmesinin sebebini anlamı
kedi sevmiyorum kedi sevmiyorum dediğimde bir garipsenmeler hallenmeler falan hayır sevmiyorum dedisem onun yaşama hakkına saygı duymuyorum anlamına gelmiyor ki bu aksine hayvana zarar veren canını acıtan insandan ölümüne nefret eder kin beslerim ama ben kediyi bu kadar sevilmesinin sebebini anlamıyorum kedi de fare gibi bir şey en nihayetinde bence nedir kedinin ayrıcalığı
0
mısırlılar tarafından bile tanrı kabul edilmişler, muhammed'in bile kedileri varmış galiba.
davranışları insanlara şaşırtıcı ve gizemli geliyor, tortorlaması tansiyonu düzeliyor insana huzur veriyor.
benim teyzem entel değil ama bayılıyor kedilere, entellikle alakası yok.
güzel hayvanlar.
da vinci'ye göre tanrının baş yapıtlarıymış.
davranışları insanlara şaşırtıcı ve gizemli geliyor, tortorlaması tansiyonu düzeliyor insana huzur veriyor.
benim teyzem entel değil ama bayılıyor kedilere, entellikle alakası yok.
güzel hayvanlar.
da vinci'ye göre tanrının baş yapıtlarıymış.
0
hayvan yahu bu.
sadece senden biraz ilgi bir parça da ekmek istiyor.
sevmiyorum ne yahu?
sen sevmiyorum derken insanlar "uyuz oluyorum" diye anlar.
sadece senden biraz ilgi bir parça da ekmek istiyor.
sevmiyorum ne yahu?
sen sevmiyorum derken insanlar "uyuz oluyorum" diye anlar.
0
ayrıca bir hayvanı köle olarak kullanma kriterine göre hayvan sevenlere göre kedi genellikle sevilmiyor. işte, lafını dinlemiyormuş, ama köpek öylemiymiş falan filan.
halbuki ne var, insan hem kedileri hem köpekleri sevebilir. köpekleri laf dinlerliğinden, kedileri de keyif severliğinden insan sevebilir.
tıpkı kertenkelelere terlik getirtemesek bile hızlı koşmalarından ve koca gözlerinden ötürü sevebileceğimiz gibi.
halbuki ne var, insan hem kedileri hem köpekleri sevebilir. köpekleri laf dinlerliğinden, kedileri de keyif severliğinden insan sevebilir.
tıpkı kertenkelelere terlik getirtemesek bile hızlı koşmalarından ve koca gözlerinden ötürü sevebileceğimiz gibi.
0
normalde kedi seven insanlar kedileri çok severler.
ben çılgınlar gibi köpek seven biriydim, köpeğim olduktan sonra genel hayvan sevgisi durumum arttı ve kedileri de sevmeye başladım.
kedilerle yaşadıkça çok kendilerine has hareketleri olan, estetik ve sanılanın aksine iletişim kurulabilen hayvanlar olduğunu anlıyorsun.
üstelik gerçekten insanı sakinleştirme etkileri var.
çok güzel (her anlamda) ve farklı hayvanlar.
köpekle karşılaştırmak bence yanlış olur.
elma ve armut örneğine benzer.
ben çılgınlar gibi köpek seven biriydim, köpeğim olduktan sonra genel hayvan sevgisi durumum arttı ve kedileri de sevmeye başladım.
kedilerle yaşadıkça çok kendilerine has hareketleri olan, estetik ve sanılanın aksine iletişim kurulabilen hayvanlar olduğunu anlıyorsun.
üstelik gerçekten insanı sakinleştirme etkileri var.
çok güzel (her anlamda) ve farklı hayvanlar.
köpekle karşılaştırmak bence yanlış olur.
elma ve armut örneğine benzer.
0
kafana takma kötü kalpliler sevemiyor işte, sonra bir de uyduruyorlar yok enteller sever, yok portekizliler severmiş.
Allah herkese kedi sevgisi kısmet etmemiş, kalplerini kapatmış, mühürlemiş bu kadar basit.
sen sağ ben selamet.
bir ricam olacaktı yalnız. bizden uzak dur ve mümkünse azalarak yok ol lütfen.
Allah herkese kedi sevgisi kısmet etmemiş, kalplerini kapatmış, mühürlemiş bu kadar basit.
sen sağ ben selamet.
bir ricam olacaktı yalnız. bizden uzak dur ve mümkünse azalarak yok ol lütfen.
0
@mea maxima culpa işte senin gibi hasta ruhlu insanlardan bahsetmiştim güzel kardeşim :) evet bu akşam ki kedi ayinimize gelmek istersen beklerim mönü de kedi tava kedi haşlama mmh
0
@stayout nazik davetin için çok teşekkürler. çok istememe rağmen ne yazık ki gelemeyeceğim.
bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde kendime ait özel odadayım şu an, yüzyıl sonuna kadar da bırakma ümitleri yok beni doktorların. naparsın delilik bu. topluma çok zararlı bir türü bu hem de.
dostlar sağolsun @stayout. size afiyet olsun. Allah neşenizi daim etsin.
bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde kendime ait özel odadayım şu an, yüzyıl sonuna kadar da bırakma ümitleri yok beni doktorların. naparsın delilik bu. topluma çok zararlı bir türü bu hem de.
dostlar sağolsun @stayout. size afiyet olsun. Allah neşenizi daim etsin.
0
c1b2k3
derdim kilo vermek değil. iyi bir vücudum var. six pack adonis falan tamam. ama az biraz da yağ yakmam lazım artık. sıkmadan da baya belirgin olsun istiyorum kaslarım. nasıl yağ yakabilirim en kolay şekilde.bugüne hiç spor salonuna gitmedim. kendim şınav mekik çektim. kotum ve tenis oynuyorum. o yüz
derdim kilo vermek değil. iyi bir vücudum var. six pack adonis falan tamam. ama az biraz da yağ yakmam lazım artık. sıkmadan da baya belirgin olsun istiyorum kaslarım. nasıl yağ yakabilirim en kolay şekilde.
bugüne hiç spor salonuna gitmedim. kendim şınav mekik çektim. kotum ve tenis oynuyorum. o yüzden hiç spor salonlarındaki gibi yağ ölçümü falan ypmdığım için bir bilgim yok yağ yüzdem hakkımda.
ekmem yemem. aramam da. ama vardır bir kaç püf nokta. onları arıyorum. teşekkürler.
bugüne hiç spor salonuna gitmedim. kendim şınav mekik çektim. kotum ve tenis oynuyorum. o yüzden hiç spor salonlarındaki gibi yağ ölçümü falan ypmdığım için bir bilgim yok yağ yüzdem hakkımda.
ekmem yemem. aramam da. ama vardır bir kaç püf nokta. onları arıyorum. teşekkürler.
0
sorusormakiyidir
Birkaç haftadır sokağımdaki komşu teyzelerin baktığı beslediği yavru kediciği birkaç saat önce dayanamayıp eve aldım.. Bir gözü çapaktan kapanmıştı artık o halini görünce dayanamadım. Yalnız daha önce hiç kedi bakmadım, internetten okuduğum kadarıyla ılık çaylı pamukla gözlerine pansuman yaptım iki
Birkaç haftadır sokağımdaki komşu teyzelerin baktığı beslediği yavru kediciği birkaç saat önce dayanamayıp eve aldım.. Bir gözü çapaktan kapanmıştı artık o halini görünce dayanamadım. Yalnız daha önce hiç kedi bakmadım, internetten okuduğum kadarıyla ılık çaylı pamukla gözlerine pansuman yaptım iki gözü de açık ve kızarık ve biraz da şiş olsalar da temizlendi, bu durumdan da çok hoşlandı zaten ufaklık ben pamuğu gözüne sürerken.. Erkek arkadaşımın Gentagut diye bir göz damlası vardı, biraz cahilce bir düşünce mi bilmiyorum ama birer damla da damlattım gözüne mikrobu falan kırılsın düşüncesiyle..
Patilerini ılık suyla temizledim, üşümesin diye de azıcık -korkutmadan- fönle kuruttum ayaklarını..
Süt koydum önüne içmedi, kedisi olan bir arkadaşımı arayıp sordum; suyla karıştırmam gerekiyormuş galiba..
Tüyleri uzunca bu uslu miyavcığın, o yüzden pislikler var yer yer aralarında ama fazla da hırpalamamak için ve bilmediğimden nasıl yapacağımı, temizleyemedim.
Çişini kakasını nasıl yapacak bu gece bilmiyorum, veterinere yarın götürebilirim ancak..
Piresi falan varsa sıkıntı olur mu?
Kısacası özellikle bu gece için küçük misafirimle bana verebileceğiniz tüm tavsiyelere açığız...
Patilerini ılık suyla temizledim, üşümesin diye de azıcık -korkutmadan- fönle kuruttum ayaklarını..
Süt koydum önüne içmedi, kedisi olan bir arkadaşımı arayıp sordum; suyla karıştırmam gerekiyormuş galiba..
Tüyleri uzunca bu uslu miyavcığın, o yüzden pislikler var yer yer aralarında ama fazla da hırpalamamak için ve bilmediğimden nasıl yapacağımı, temizleyemedim.
Çişini kakasını nasıl yapacak bu gece bilmiyorum, veterinere yarın götürebilirim ancak..
Piresi falan varsa sıkıntı olur mu?
Kısacası özellikle bu gece için küçük misafirimle bana verebileceğiniz tüm tavsiyelere açığız...
0
bir legenin icine azicik bir toprak koyup icine koyun kediyi. ön patileriyle fıtıfıtı yaptırın ki anlasın oranın tuvalet olduğunu. zaten içgüdüsel olarak pisliğini kapatma eğiliminde olur kediler.
0
evinizde gazete varsa, lime lime kucuk parcalara ayirip bir legene/kaba falan koyabilirsiniz sanirim. en pratik aklima bu geldi kum icin, bir gecelik idare eder diye dusunuyorum. en dogrusu yarin veterinere goturmek yarin.
0
o kendi kendini temizler, merak etmeyin.
genelde küçük kediler büyüklere göre daha "pis" oluyorlar :)
gözlerini çaya bandırılmış pamukla silmeyi deneyin.
muhtemelen bir kür antibiyotik iyileştirecektir kediciğin gözünü.
çok ilerlemiş gibi görünmüyor.
gentagut köpeklere damlatılıyor, ama kedilerde bilemiyorum. bir de göz damlalarının açıldıktan sonra ömürleri kısa olur, kendiniz kullanacağınız zaman da haberiniz olsun.
süt değil, su koyun önüne. susarsa içecektir. bilinenin aksine süt kedileri ishal yapabilir ve sağlıkları için pek de yararlı değildir.
arkadaşınızın dediği gibi suyla karıştırıp vermeniz daha iyi.
arkadaşın dediği gibi toprak, talaş, kum gibi bir şeyi bir leğene koyun, onu da üzerine oturtup, ön patilerini sürtün leğenin içindeki şeye.
piresi varsa bir geceden sıkıntı olmaz. varsa onun üzerinde kalırlar, eve dağılma falan gibi bir şey olmaz.
evde pelüş oyuncak falan gibi bir şey varsa onu verebilirsiniz.
bu dönemde sallanan her şeyle oynamak isterler.
evde girip sıkışabileceği çok yer varsa, olabildiğinde kapatın oraları ya da gözünüzün önünden ayırmayın.
muhtemelen sıcak yer bulduğu için uzun uzun uyuyacaktır diye düşünüyorum.
genelde küçük kediler büyüklere göre daha "pis" oluyorlar :)
gözlerini çaya bandırılmış pamukla silmeyi deneyin.
muhtemelen bir kür antibiyotik iyileştirecektir kediciğin gözünü.
çok ilerlemiş gibi görünmüyor.
gentagut köpeklere damlatılıyor, ama kedilerde bilemiyorum. bir de göz damlalarının açıldıktan sonra ömürleri kısa olur, kendiniz kullanacağınız zaman da haberiniz olsun.
süt değil, su koyun önüne. susarsa içecektir. bilinenin aksine süt kedileri ishal yapabilir ve sağlıkları için pek de yararlı değildir.
arkadaşınızın dediği gibi suyla karıştırıp vermeniz daha iyi.
arkadaşın dediği gibi toprak, talaş, kum gibi bir şeyi bir leğene koyun, onu da üzerine oturtup, ön patilerini sürtün leğenin içindeki şeye.
piresi varsa bir geceden sıkıntı olmaz. varsa onun üzerinde kalırlar, eve dağılma falan gibi bir şey olmaz.
evde pelüş oyuncak falan gibi bir şey varsa onu verebilirsiniz.
bu dönemde sallanan her şeyle oynamak isterler.
evde girip sıkışabileceği çok yer varsa, olabildiğinde kapatın oraları ya da gözünüzün önünden ayırmayın.
muhtemelen sıcak yer bulduğu için uzun uzun uyuyacaktır diye düşünüyorum.
0
yarın vete gidince zaten bisürü şeyi öğrenirsin ama şimdilik bu kedicik katı gıdalara geçebilirmiş gibi duruyor, ekmeği sütle papara da yapabilirsin veya azıcık ton balığı filan koyabilirsin. yemek verirken yavrucağın midesinin de minicik olduğunu hesaba kat, bir çay tabağındaki azıcık yemek yeter ona. tüyleri çok kıtık olmuşsa kesebilirsin düğümlenmiş yerleri. diğer taraflarındaki çerçöpü elinle temizlemen çok hoşuna gider, annesini hatırlatır. bi de elini az ıslatıp öyle de silebilirsin, o da kendini kurutmak için yalanacak, temizlenecektir. çok güzel kedi olacak bence...
0
öncelikle aramıza hoşgeldin, iki kedimi de sokakta kıyamayıp almıştık bi daha da geri bırakamıyorsun zaten :)
yaptıklarınız doğru, sadece bir leğene toprak doldursanız geceyi geçirmesine yeter çiş-kaka olarak.
o kadar minik bir kedi gibi durmuyor, eğer her şeyi yiyen kedilerdense sulu süt, yoğurt, peynir, zeytin gibi şeyler verebilirsiniz. bizim evdekine mama yediremiyoruz bunlara hasta hayvan.
suda birazcık kıyma, parça et kaynatıp ufak ufak parçalarsanız da yiyebilir. tavuk, balık da uygun.
zaten yarın da veterinere gidip aşısını ilacını alırsınız. veterinerler yem de satıyorlar sağlıklı olanlardan alabilirsiniz. ufak bir odanız varsa ufak odaya kapatabilirsiniz gece için. leğeni unutmadan tabii ki. piresi falan varsa veterinerden sprey de almayı unutmayın.
yaptıklarınız doğru, sadece bir leğene toprak doldursanız geceyi geçirmesine yeter çiş-kaka olarak.
o kadar minik bir kedi gibi durmuyor, eğer her şeyi yiyen kedilerdense sulu süt, yoğurt, peynir, zeytin gibi şeyler verebilirsiniz. bizim evdekine mama yediremiyoruz bunlara hasta hayvan.
suda birazcık kıyma, parça et kaynatıp ufak ufak parçalarsanız da yiyebilir. tavuk, balık da uygun.
zaten yarın da veterinere gidip aşısını ilacını alırsınız. veterinerler yem de satıyorlar sağlıklı olanlardan alabilirsiniz. ufak bir odanız varsa ufak odaya kapatabilirsiniz gece için. leğeni unutmadan tabii ki. piresi falan varsa veterinerden sprey de almayı unutmayın.
0
cok teşekkür ederim herkese, kum buldum mahalle bakkalından, dediginiz gibi patisini surttum falan ama yabancılık cektiginden belki de azıcık koklayıp pıtır pıtır indi legenden..
sütü içmedi, azıcık peynir verdim önce parmağımdan sonra da tabaktan birazcık yedi ama bir çay kaşığı var yok yediği peynir.. @kediebesi'nin dediği gibi oldu sanırım doymuş bile olabilir, eski bi tişörtümle birkaç minik peluşu koyduğum kutusuna girip uyudu kendiliğinden şu an..
loğusa kadınlar gibi yarın okula gidince naapıcak bu şimdi evde diye düşünüyorum şimdiden, misafirlik kalıcı ev arkadaşlığına dönüşecek gibi görünüyor eğer bakabildiğimi görürsem bu kedişe :)
sütü içmedi, azıcık peynir verdim önce parmağımdan sonra da tabaktan birazcık yedi ama bir çay kaşığı var yok yediği peynir.. @kediebesi'nin dediği gibi oldu sanırım doymuş bile olabilir, eski bi tişörtümle birkaç minik peluşu koyduğum kutusuna girip uyudu kendiliğinden şu an..
loğusa kadınlar gibi yarın okula gidince naapıcak bu şimdi evde diye düşünüyorum şimdiden, misafirlik kalıcı ev arkadaşlığına dönüşecek gibi görünüyor eğer bakabildiğimi görürsem bu kedişe :)
0
evde yalnız bırakacağın zaman, kısa bir süre için ufak, az eşyalı bir yere kapa. eve, eşyalara vs alışana kadar. mutfak veya tuvalet gibi. zaman içinde evdeki haline göre boşta da gezer sen yokken. bi de yemeğini yedikten sonra genelde etrafı koklamaya başlar, işini görebilmek için. tam o sırada yakalayıp kumunu gösterirsen hemen alışır.
0
@enedvaith senin yazdığını henüz gördüm :)
küçük odam yok 1+1 bir ev zaten benimkisi, yatakodamın kapısını kapalı tutuyorum şimdilik kum leğenini de banyoya koydum, iple oynatarak da leğene götürdüm dediğim gibi, arkadaşların da yukarda dedikleri gibi öğretmeye çalıştım ama pek umursamadı kumu falan :) arada kendim götürüp kuma oturtmam gerekecek sanırım ama gece ya da gündüzleri napıcaz bakalım bilemiyorum..
küçük odam yok 1+1 bir ev zaten benimkisi, yatakodamın kapısını kapalı tutuyorum şimdilik kum leğenini de banyoya koydum, iple oynatarak da leğene götürdüm dediğim gibi, arkadaşların da yukarda dedikleri gibi öğretmeye çalıştım ama pek umursamadı kumu falan :) arada kendim götürüp kuma oturtmam gerekecek sanırım ama gece ya da gündüzleri napıcaz bakalım bilemiyorum..
0
@kediebesi, dediğim gibi evde ekstra oda yok, olmadı salondaki halıyı toplayıp uyicam ve yarın da evden öyle çıkıcam galiba..
0
thugster
nasıl giderim? tam olarak gitmem gereken yer burası; http://maps.google.com/maps/place?q=Akkurt+sokak&hl=tr&ftid=0x14cac706f9a0ba17:0x9fc7eac22b6d730byardımcı olursanız çok makbule geçer gerçekten.
nasıl giderim? tam olarak gitmem gereken yer burası; maps.google.com
yardımcı olursanız çok makbule geçer gerçekten.
yardımcı olursanız çok makbule geçer gerçekten.
0
metrobüse binip söğütlüçeşme yani son durakta iniyorsunuz. hemen yanda tren var. trene biniyorsunuz, suadiye durağında iniyorsunuz. trenden inince haritada göründüğü üzere sola dönüp karşıdaki sokaktan devam ediyorsunuz.
0
valla bence o kadar uzatmadan şişli'den bostancı dolmuşuna binip, suadiye'de inip iki adım yürüyorsunuz.
0
direk çift katlı 202 otobüsüne de binebilirsin bence. (şişliden de geçio hatta)
0
waboose
Bunlardan nasıl kurtulsak ?Tüy dökücü krem ?Ağda ?Saç kesme makinesi gibi olan makineler ?Lazer mi daha iyi olur bunlardan biri mi ?Bunlardan biri ise hangisi ?Şimdiden teşekkürler.
Bunlardan nasıl kurtulsak ?
Tüy dökücü krem ?
Ağda ?
Saç kesme makinesi gibi olan makineler ?
Lazer mi daha iyi olur bunlardan biri mi ?
Bunlardan biri ise hangisi ?
Şimdiden teşekkürler.
Tüy dökücü krem ?
Ağda ?
Saç kesme makinesi gibi olan makineler ?
Lazer mi daha iyi olur bunlardan biri mi ?
Bunlardan biri ise hangisi ?
Şimdiden teşekkürler.
0
ağda.
ağdanın acıttığı tek yer var, o bölgede sizde mevcut değil.
azcık acıya dayanıklı olun ölmezsiniz.
ağdanın acıttığı tek yer var, o bölgede sizde mevcut değil.
azcık acıya dayanıklı olun ölmezsiniz.
0
sırt bölgesi dediğin omuz başları sanırım?! dayan hocam sir ağdayı lazere girme zaten azaltıyormuş sir ağda
0
lazer uzun iş. acıya dayanıklıysan ağda. saç kesme makinesi gibi makineler olmazz..
0
kesin çözümse aradığın lazer. ağdayı ne kadar zaman yaptıracaksın? onca işkenceyle uğraşacağına git lazere kurtul. tüy değil kıl olduğu için birkaç seansta kökünü kuruturlar.
0
tüy dökücü kremler jilet gibi kısa sürede çıkarır kılı tekrar.
ayrıca kılların gürleşmesine de neden olabilir.
ayrıca kılların gürleşmesine de neden olabilir.
0
kesinlikle lazer. eger sizin icin cok pahali gelmeyecekse kesin cozumlere gitmek en iyisi. o kadar aciyi gecici cozumlerde cekmek gereksiz. lazerle aldirdiginiz takdirde zaten iki aya yakin bir sure rahat edersiniz ve her yaptirdiginiz da bir cogundan kalici olarak kurtulursunuz.
0
tck35
şimdiye kadar daha fazla indirim yapıyor diye kitapyurdunu tercih ettim, fakat idefix'in kitapların yanında küçük hediyeler gönderdiğini ve kendini daha cazip hale getirdiğini duydum, gerçekten böylemidir bilmiyorum, cevaplarınızı bekliyorum.
şimdiye kadar daha fazla indirim yapıyor diye kitapyurdunu tercih ettim, fakat idefix'in kitapların yanında küçük hediyeler gönderdiğini ve kendini daha cazip hale getirdiğini duydum, gerçekten böylemidir bilmiyorum, cevaplarınızı bekliyorum.
0
idefix daha hızlı gönderiyor.Ama biraz daha pahalı.Kitapyurdunda bazende stokta kalmamış kitapları var gösteriyorlar.İdefix daha iyi bence.
0
kesinlikle hem fiyat, hem hız açısından d&r diyorum.
kitapyurdunun da idefixin de eski müşterisiyim.
kitapyurdunun da idefixin de eski müşterisiyim.
0
baktım, idefix kütüphaneler haftası sebebiyle hepsinden daha ucuz 30 nisana kadar.
0
istisnası her fiyat karşılaştırmasında D&R daha uygun oluyordu. sıkıntı da yaşamadım hiç. en son pazar gece verdiğim sipariş salı günü elimdeydi.
0
Kitap açısından Pandora ya da idefix derim; kitapyurdu bana oldukça kötü geldi.
0
yıllardır kitapyurdu'nu kullanıyorum, dün yine oradan 9 kitap aldım ve idefix ile fiyatlarını karşılaştırdım 11 tl gibi bir fark oluştu. neredeyse 1 kitap bedavaya gelmiş oldu. tavsiyem kitap almadan önce diğer sitelerle karşılaştırmanızı yapınız.
0
dün ben de kitap yurdundan bir kaç kitap aldım. 9 gün içinde tedarik edeceklerini yazdıkları bir ürünü hemen temin ettiler, hatta yollamışlar bile. bunun dışında kitapdenizi.com diye bir site daha var gerçekten hızlı ve özenliler. fiyat konusunda da oldukça iyi, ek olarak ellerinde olmayan kitapları getirtebiliyorsunuz.
0
idefixten hediye gönderiyormuş diye alışveriş yapacaksanız hiç yapmayın bence. o kadar alışveriş yaptım bi ayraç bile yollamadı herifler bırak hediyeyi. yalan yani o hediye olayı. karşılaştırma yapıp nereden ucuza geliyorsa ordan alın gitsin. dnr'ın web sitesi de ucuz oluyor genelde oraya da bakabilirsiniz.
0
andlee
ucuz kitap alabileceğim site ismi verebilir misiniz? güvenilir olması ilk tercihim tabiki..
ucuz kitap alabileceğim site ismi verebilir misiniz? güvenilir olması ilk tercihim tabiki..
0
(bkz: idefix)
www.idefix.com
alışveriş yapmadım ama bazı yazarların kitaplarını set olarak birleştirip satıyorlar, epey ucuza gelebiliyor o şekilde.
www.idefix.com
alışveriş yapmadım ama bazı yazarların kitaplarını set olarak birleştirip satıyorlar, epey ucuza gelebiliyor o şekilde.
0
d&r'ın internet sitesi kesinlikle.
şaşırtıcı şekilde ucuz.
şu aralar hepsiburada.com'da 15 lira üstüne kargo bedava kampanyası ve kitapların bazılarında indirim var.
idefix de iyi, ama artık pahalı kalıyor çoğu siteye göre.
şaşırtıcı şekilde ucuz.
şu aralar hepsiburada.com'da 15 lira üstüne kargo bedava kampanyası ve kitapların bazılarında indirim var.
idefix de iyi, ama artık pahalı kalıyor çoğu siteye göre.
0
hizari
Merhaba banka ustalarıKredi çekmek istiyorum 10000 tl.devlet memuruyum 2200 tl civarında gelirim var.ama 2008 yılında memur olmadan önce takibe düşmüş kredi kartım olduğu için (ki 2009da ödedim.)kredi vermiyorlar.Şimdi hangi banka bana kredi verir. finasbankla akbanka sordum onlar vermiyor. yada baş
Merhaba banka ustaları
Kredi çekmek istiyorum 10000 tl.
devlet memuruyum 2200 tl civarında gelirim var.
ama 2008 yılında memur olmadan önce takibe düşmüş kredi kartım olduğu için (ki 2009da ödedim.)kredi vermiyorlar.
Şimdi hangi banka bana kredi verir. finasbankla akbanka sordum onlar vermiyor. yada başka bir yolu varmıdır? beni bi aydınlatırmısınıuz?
Kredi çekmek istiyorum 10000 tl.
devlet memuruyum 2200 tl civarında gelirim var.
ama 2008 yılında memur olmadan önce takibe düşmüş kredi kartım olduğu için (ki 2009da ödedim.)kredi vermiyorlar.
Şimdi hangi banka bana kredi verir. finasbankla akbanka sordum onlar vermiyor. yada başka bir yolu varmıdır? beni bi aydınlatırmısınıuz?
0
maaş hesabınızın olduğu banka ayrıcalık tanıyabiliyor sanıyorum ki. gerçi büyük ihtimalle sorduğunuz bankalardan biri maaş hesabınızın olduğu bankadır:)
0
Maaş bordrosu ile bir çok bankadan kredi alabilirsiniz. Sözleşmeli değilsinizdir umarım? Sözleşmeli ise sıkıntı olabilir. "Memura kredi vermeyen banka ne yapar?" diye sorun şayet geri çevirirlerse. Tabi 2008 deki borcunuz artık bi' ömür sizinle. Ama bi sıkıntı olmaz, sanmıyorum. Tabi bilmediğimiz diğer değişkenleri olabilir. 7-8 çocuğun yoksa, kiracı değilsen ben olsam onaylardım kredini. Ancak dediğim gibi diğer kriterler ne durumda...
0
hayır, borç bir ömür sizinle değil.
5 yıl boyunca sistemde görünüyor bu kredi-kredi kartı takip işlemleri.
2008'de hangi bankayla sorun yaşadıysanız, gidin o bankadan borcu yoktur kağıdı alın ya da şubeyle görüşün, kaydı sildirin-sisteme not düşürün.
bazı bankalar yaşanmış soruna, duruma göre sistemden kaldıramasa bile sorunun çözüldüğünü belirtiyor, böylece onay almanız için engel kalmıyor.
bence de dünyanın en saçma sistemi, ama böyle.
eğer kağıt alabilirseniz, maaş aldığınız bankaya gidip, bankanın müdürüyle görüşün. ve müşteri olarak hakkınızı aradığınızı söyleyin. "maaşım sizin bankanıza şu kadar zamandır yatıyor, zamanında 2008'de böyle bir sorunum oldu diye vermediniz, gittim kağıt getirdim, başka da bir şey yok sicilimde. bu devirde kredi kartını, kredisini gecikmeli ödemeyen, takibe düşürmeyen mi var? siz kimlere veriyorsunuz bu kredileri?" diye isyan edin.
babam bu şekilde emekli maaşına karşılık bankadan kredi aldı ve sicili gerçekten kötüydü. gitti 5 bankadan kağıt aldı, müdüre fırça attı ve aldı altı bin. ama şu anda güncel bir borcu falan yoktu hiçbir yere.
5 yıl boyunca sistemde görünüyor bu kredi-kredi kartı takip işlemleri.
2008'de hangi bankayla sorun yaşadıysanız, gidin o bankadan borcu yoktur kağıdı alın ya da şubeyle görüşün, kaydı sildirin-sisteme not düşürün.
bazı bankalar yaşanmış soruna, duruma göre sistemden kaldıramasa bile sorunun çözüldüğünü belirtiyor, böylece onay almanız için engel kalmıyor.
bence de dünyanın en saçma sistemi, ama böyle.
eğer kağıt alabilirseniz, maaş aldığınız bankaya gidip, bankanın müdürüyle görüşün. ve müşteri olarak hakkınızı aradığınızı söyleyin. "maaşım sizin bankanıza şu kadar zamandır yatıyor, zamanında 2008'de böyle bir sorunum oldu diye vermediniz, gittim kağıt getirdim, başka da bir şey yok sicilimde. bu devirde kredi kartını, kredisini gecikmeli ödemeyen, takibe düşürmeyen mi var? siz kimlere veriyorsunuz bu kredileri?" diye isyan edin.
babam bu şekilde emekli maaşına karşılık bankadan kredi aldı ve sicili gerçekten kötüydü. gitti 5 bankadan kağıt aldı, müdüre fırça attı ve aldı altı bin. ama şu anda güncel bir borcu falan yoktu hiçbir yere.
0
exulan
evet başlıktan da anlaşılacağı gibi inanılmaz bir şekilde fark ettim bu özelliğimi. (1 yıldır farkındayım) önceden normal zannederdim. bildiğiniz omuzlarımı hafif yukarıda tutarak duruyorum. yani normalim bu.1 yıldır doktora falan gitmedim. psikolojik olabileceğini de düşünüyorum. var mıdır konuyla
evet başlıktan da anlaşılacağı gibi inanılmaz bir şekilde fark ettim bu özelliğimi.
(1 yıldır farkındayım) önceden normal zannederdim. bildiğiniz omuzlarımı hafif yukarıda tutarak duruyorum. yani normalim bu.
1 yıldır doktora falan gitmedim. psikolojik olabileceğini de düşünüyorum.
var mıdır konuyla ilgili bilgisi olan?
ne yapmam gerekli bundan kurtulmak için?
(1 yıldır farkındayım) önceden normal zannederdim. bildiğiniz omuzlarımı hafif yukarıda tutarak duruyorum. yani normalim bu.
1 yıldır doktora falan gitmedim. psikolojik olabileceğini de düşünüyorum.
var mıdır konuyla ilgili bilgisi olan?
ne yapmam gerekli bundan kurtulmak için?
0
psikolojik, bende de buna bi benzer bir sorun var hayatımı mahvediyor, fizyolojik olsa daha iyiydi, en azından geçmesi kolay olurdu. her şey kafada bitiyor baba, neden o şekilde durduğunun sebeplerine in ve kendini düzeltmeye çalış,
doktora da git gene tabi bi .
doktora da git gene tabi bi .
0
bence de durum psikolojik.
baldur'un dediği gibi derinine inip, nedenini bulmaya çalışın.
bunun dışında duruşunuzun ve nefes alışınızın farkında olarak yaşayın bir süre.
yani nefes aldığınızı, verdiğinizi ve nasıl durduğunuzu çoğu zaman fark etmez, otomatik olarak yaparsınız. içinize çektiğiniz nefesi, verdiğiniz nefesi, duruşunuzu düzelttiğinizde kaslarınızın hareketini hissederek yaşayın.
nefes egzersizleri yapın.
bu tam olarak meditasyon olmasa bile o tarz bir şeydir ve yardımcı olur.
baldur'un dediği gibi derinine inip, nedenini bulmaya çalışın.
bunun dışında duruşunuzun ve nefes alışınızın farkında olarak yaşayın bir süre.
yani nefes aldığınızı, verdiğinizi ve nasıl durduğunuzu çoğu zaman fark etmez, otomatik olarak yaparsınız. içinize çektiğiniz nefesi, verdiğiniz nefesi, duruşunuzu düzelttiğinizde kaslarınızın hareketini hissederek yaşayın.
nefes egzersizleri yapın.
bu tam olarak meditasyon olmasa bile o tarz bir şeydir ve yardımcı olur.
0
Ben lisede bir ara 1-2 sene omuzlarım yukarıda dolaştım artisliğimden dolayı. Bir de ekürim vardı o da aynen benim gibiydi. Ama kasıtlı değil, farkında değildim artık ister istemez oluyordu ve bazen farkedince garip oluyordum. Hani bir ortamda aspiratör açıktır ama kapatılınca farkedilir ya açık olduğu öyle birşey:d Neyse bir süre sonra iyice farkına vardım ve her aklıma geldiğinde düzelttim sonra geçti.
0
hayali mahlas
http://www.walmart.com/ip/Sunpentown-3-in-1-Breakfast-Maker-Stainless-Steel/5982313
0
ceymısın
ya şimdi pamıkla silinirmiş kidişlerin buralarıda bazıları su kullanmayın diyor solüsyon kullanın diyolar su tahriş eder diyolar,bu solüsyonlar nedir onun ikamesi olan insanlar için kullanılan bişe varmıdır ph değeri ne olmalıdır kullanacak ürünlerde ve piyasa satılan ürünler nelerdir.
ya şimdi pamıkla silinirmiş kidişlerin buralarıda bazıları su kullanmayın diyor solüsyon kullanın diyolar su tahriş eder diyolar,bu solüsyonlar nedir onun ikamesi olan insanlar için kullanılan bişe varmıdır ph değeri ne olmalıdır kullanacak ürünlerde ve piyasa satılan ürünler nelerdir.
0
piyasada göz ya da kulak temizleme solüsyonu olarak bulunurlar ve bir sürü markanın bir sürü ürünü vardır. genel olarak markadan markaya çok fark yoktur. yani herhangi birini alabilirsiniz.
ama içerikleri hakkında bilgim yok maalesef.
ama içerikleri hakkında bilgim yok maalesef.
0
rubiks cube
linkte bulunan yer gerçekten bir hayvan barınağı mı? ne yapıyorlar hayvanlara böyle. bu nasıl bir şey :Shttp://www.facebook.com/photo.php?fbid=2825664074021&set=a.2825654953793.140476.1031595566&type=1&theater
linkte bulunan yer gerçekten bir hayvan barınağı mı? ne yapıyorlar hayvanlara böyle. bu nasıl bir şey :S
www.facebook.com
www.facebook.com
0
evet, gerçek.
şu anda gönüllülerle belediye falan uğraşıyorlar hep birlikte.
türkiye'nin her yerindeki barınakların hali buna benziyor.
neyse ki bununla belediye biraz ilgilendi.
boşuna hayvanları barınaklara göndermeyin demiyoruz.
yani sokakta havlıyor diye rahatsız olup belediyeye aldırdığınız köpekler buralara benzer yerlere gidiyor.
bunu size cevaben yazmadım, genel bir bilgi olarak eklemek istedim.
şu anda gönüllülerle belediye falan uğraşıyorlar hep birlikte.
türkiye'nin her yerindeki barınakların hali buna benziyor.
neyse ki bununla belediye biraz ilgilendi.
boşuna hayvanları barınaklara göndermeyin demiyoruz.
yani sokakta havlıyor diye rahatsız olup belediyeye aldırdığınız köpekler buralara benzer yerlere gidiyor.
bunu size cevaben yazmadım, genel bir bilgi olarak eklemek istedim.
0
fotoğraf gerçekte köpek ölmüş mü onu anlayamadım.adam facebookta yazmış kaskatı kesmiş vs diye.adamın yazdığı
"kaskatı kesilmiş bedenini okşayıp '' bu barınaktaki en şanslı köpeksin sen '' deyip yanından ayrılalı daha bir saat olmadı... fotoları yükleyip çıktı almak için nete bağlanabileceğimiz bir yere geldik.. nöbetçi savcılığa ifade vermek üzere netten çıkıyoruz.. LÜTFEN TEPKİ VERİN...ve lütfen yarın size en yakın bakımevine gidin.. Bakımevlerine gidin , gidin şu lanet olası bakımevlerine... gidin."
"kaskatı kesilmiş bedenini okşayıp '' bu barınaktaki en şanslı köpeksin sen '' deyip yanından ayrılalı daha bir saat olmadı... fotoları yükleyip çıktı almak için nete bağlanabileceğimiz bir yere geldik.. nöbetçi savcılığa ifade vermek üzere netten çıkıyoruz.. LÜTFEN TEPKİ VERİN...ve lütfen yarın size en yakın bakımevine gidin.. Bakımevlerine gidin , gidin şu lanet olası bakımevlerine... gidin."
0
teşekkür ederim. bulunduğum şehirde çok fazla sokak hayvanı yok umarım sonları böyle olmamıştır. kendi hallerinde yaşasın tüm canlılar böyle öldürmekle ellerine ne geçecek hem cana kıyıyorlar hem de doğanın dengesini belliyorlar. lanet olsun
0
@michael jackson: evet, köpek öldü gerçekten. bir metre kadar, belki ondan kısa olan bir zincirle bağlıyken, dışarıda donarak ölmüş.
bolu barınaı burası.
zaten barınaklara gittiğinizde görürsünüz, yerleri çimento ya da temizliği kolay diye seramik karo falan kaplıdır. penceresiz demir kapıları olan hücreler ya da birkaç köpeğin bir arada yaşayabileceği kafes şeklinde bölmeler vardır.
oraya giden köpek sağ çıkmayı ve ormana atılmamayı başarırsa ki genelde başaramaz, sokaklarda daha saldırgan davranıyor. sonra tekrar şikayet ediliyor. bu sefer de saldırgan olduğu için öldürülüyor.
yani sonuçta sonları ya bu tip yerler ya da barınak kapasitesi dolduğu için bırakıldıkları ormanlar.
polonezköy, şile yolunu falan görüyorsunuzdur. ormanda kalınca da açlıktan birbirlerini yiyip, kamyon altında kalıyorlar işte.
döngünün özeti bu.
bolu barınaı burası.
zaten barınaklara gittiğinizde görürsünüz, yerleri çimento ya da temizliği kolay diye seramik karo falan kaplıdır. penceresiz demir kapıları olan hücreler ya da birkaç köpeğin bir arada yaşayabileceği kafes şeklinde bölmeler vardır.
oraya giden köpek sağ çıkmayı ve ormana atılmamayı başarırsa ki genelde başaramaz, sokaklarda daha saldırgan davranıyor. sonra tekrar şikayet ediliyor. bu sefer de saldırgan olduğu için öldürülüyor.
yani sonuçta sonları ya bu tip yerler ya da barınak kapasitesi dolduğu için bırakıldıkları ormanlar.
polonezköy, şile yolunu falan görüyorsunuzdur. ormanda kalınca da açlıktan birbirlerini yiyip, kamyon altında kalıyorlar işte.
döngünün özeti bu.
0
bunun için gönüllülerin dışında yapılacak neler var? devletin yasaları yok mu? kimler bu konularla ilgili çalışma yapabilir.
0
devletin yasaları var. 5199 hayvan koruma kanunu var. ama denetleme yok.
sonuçta şimdi belediye yardım ediyor, çünkü tepki aldı.
tepki alsa da yardım etmeyenler çoğunlukta.
ama zaten buralardan sorumlu olan belediye.
şikayet ediyorsunuz, kimsenin umurunda değil.
sokaklardan toplama yaparken bile bazı kuralları var bu işin, ama uyulmuyor.
bazı barınaklara gönüllüler alınmıyor. mesela ümraniye.
bunun için yapabileceğiniz bir sürü şey var.
bir kere barınakları mümkün olduğunca ziyaret edin.
genelde uzak yerlerde olurlar, ama hafta sonları mesela 1-2 saatinizi ayırabilirsiniz.
çevrenizdeki insanlara durumdan bahsedin. çünkü hayvan sever gördüğünde kaçıyor insanlar. bu kadar vahşetle uğraşınca insan saldırganlaşıyor haliyle.
yani hayvan sever çevresinin dışında kalan insanlara da durumu anlatmak, bilinçlendirmek çok önemli. bir sürü insan sokakta köpek görünce iyilik yaptığını zannederek de barınağı arıyor.
özellikle kış aylarında mama, gazete, battaniye, ekmek, süt falan gibi şeyleri ya bir barınağa gönderin ya da sokaklarınızdaki köpekleri insanların rahatsız olmayacağı şekilde besleyin.
çünkü köpek uzun süre aç kalınca, sokak şartlarında da yaşadığında psikolojisi bozulur. sonuçta sosyal hayvanlar bunlar ve iç içe yaşıyoruz.
sokakta gördüğünüz bazı köpekleri birkaç arkadaş aranızda para toplayıp kısırlaştırın. özellikle erkekler 1-2 günde ayağa kalkar ve operasyonları daha kolay olur. maliyeti 100-200 civarıdır.
sokak kedi ve köpeklerini birçok veteriner kliniği ya çok indirimli ya da bedava kısırlaştırır.
bu, herkes kendi kapısının önünü temizlerse, bütün şehir temiz olur anlayışıyla yaklaşılabilecek bir konu.
besleme falan gibi konularda bazen insanlar çok tepkili olabiliyor.
o yüzden en mantıklısı köpeklerle birebir ilişki kurmadan, kuru mama paketini alıp, mesela kaldırımın duvarla birleştiği kenarlarına belli miktarlarda bırakmak. mesela evden çıkıp, otobüs durağına gidiyorsunuz, belli yerlere bırakın biraz. mutlaka fark ederler ve kuru mama çevreyi de kirletmez.
bunun dışında en önemli ve hayat kurtarıcı olanlardan biri su.
hem kuşlar, hem kediler, hem köpekler için sokağınızın bir yerine bir yoğurt kabıyla su koyun birkaç günde bir.
inanın birkaç sokak yukarıda yaşayan köpek sırf su içmeye gelip, yerine dönebiliyor.
nasıl yaptıklarını bilmiyoruz, ama kaynakları hemen fark ediyorlar.
ve son olarak, dediğim gibi herkese bu konudan bahsedin. çünkü bu hayvan sevmeyenlere bile ucu dokunan sosyal bir mesele. sevmediğiniz için ölümlerine neden olmayın. var olanı besleyip kısırlaştırın ve böylece onlar da sokaklarda sefil olmasın, sizin de vicdanınız rahat olsun.
edit: hayvana zarar verme, tecavüz etme, taciz etme, şiddet uygulama gibi eylemlerin kabahatler kanunundan çıkıp, suç sayılması için gerekli yerlerde tepki verin.
bakın, geçen gün 5 yaşında dayısının tecavüzüne uğrayan çocukta da aynı şey oldu. dayısı bundan önce hayvanlarla ilişki kurduğu bilinen biriymiş. eğer bu suç sayılsaydı, çocuk tecavüze uğramadan hayvana tecavüzden o adam ceza alırdı. bazı ülkelerde hayvan, çocuk, kadın, erkek tacizi ve tecavüzü aynı klasmanda değerlendiriliyor ve hayvana tecavüz eden de cinsi sapık veya cinsel suç işlemiş kişiler database'ine işleniyor.
sonuçta şimdi belediye yardım ediyor, çünkü tepki aldı.
tepki alsa da yardım etmeyenler çoğunlukta.
ama zaten buralardan sorumlu olan belediye.
şikayet ediyorsunuz, kimsenin umurunda değil.
sokaklardan toplama yaparken bile bazı kuralları var bu işin, ama uyulmuyor.
bazı barınaklara gönüllüler alınmıyor. mesela ümraniye.
bunun için yapabileceğiniz bir sürü şey var.
bir kere barınakları mümkün olduğunca ziyaret edin.
genelde uzak yerlerde olurlar, ama hafta sonları mesela 1-2 saatinizi ayırabilirsiniz.
çevrenizdeki insanlara durumdan bahsedin. çünkü hayvan sever gördüğünde kaçıyor insanlar. bu kadar vahşetle uğraşınca insan saldırganlaşıyor haliyle.
yani hayvan sever çevresinin dışında kalan insanlara da durumu anlatmak, bilinçlendirmek çok önemli. bir sürü insan sokakta köpek görünce iyilik yaptığını zannederek de barınağı arıyor.
özellikle kış aylarında mama, gazete, battaniye, ekmek, süt falan gibi şeyleri ya bir barınağa gönderin ya da sokaklarınızdaki köpekleri insanların rahatsız olmayacağı şekilde besleyin.
çünkü köpek uzun süre aç kalınca, sokak şartlarında da yaşadığında psikolojisi bozulur. sonuçta sosyal hayvanlar bunlar ve iç içe yaşıyoruz.
sokakta gördüğünüz bazı köpekleri birkaç arkadaş aranızda para toplayıp kısırlaştırın. özellikle erkekler 1-2 günde ayağa kalkar ve operasyonları daha kolay olur. maliyeti 100-200 civarıdır.
sokak kedi ve köpeklerini birçok veteriner kliniği ya çok indirimli ya da bedava kısırlaştırır.
bu, herkes kendi kapısının önünü temizlerse, bütün şehir temiz olur anlayışıyla yaklaşılabilecek bir konu.
besleme falan gibi konularda bazen insanlar çok tepkili olabiliyor.
o yüzden en mantıklısı köpeklerle birebir ilişki kurmadan, kuru mama paketini alıp, mesela kaldırımın duvarla birleştiği kenarlarına belli miktarlarda bırakmak. mesela evden çıkıp, otobüs durağına gidiyorsunuz, belli yerlere bırakın biraz. mutlaka fark ederler ve kuru mama çevreyi de kirletmez.
bunun dışında en önemli ve hayat kurtarıcı olanlardan biri su.
hem kuşlar, hem kediler, hem köpekler için sokağınızın bir yerine bir yoğurt kabıyla su koyun birkaç günde bir.
inanın birkaç sokak yukarıda yaşayan köpek sırf su içmeye gelip, yerine dönebiliyor.
nasıl yaptıklarını bilmiyoruz, ama kaynakları hemen fark ediyorlar.
ve son olarak, dediğim gibi herkese bu konudan bahsedin. çünkü bu hayvan sevmeyenlere bile ucu dokunan sosyal bir mesele. sevmediğiniz için ölümlerine neden olmayın. var olanı besleyip kısırlaştırın ve böylece onlar da sokaklarda sefil olmasın, sizin de vicdanınız rahat olsun.
edit: hayvana zarar verme, tecavüz etme, taciz etme, şiddet uygulama gibi eylemlerin kabahatler kanunundan çıkıp, suç sayılması için gerekli yerlerde tepki verin.
bakın, geçen gün 5 yaşında dayısının tecavüzüne uğrayan çocukta da aynı şey oldu. dayısı bundan önce hayvanlarla ilişki kurduğu bilinen biriymiş. eğer bu suç sayılsaydı, çocuk tecavüze uğramadan hayvana tecavüzden o adam ceza alırdı. bazı ülkelerde hayvan, çocuk, kadın, erkek tacizi ve tecavüzü aynı klasmanda değerlendiriliyor ve hayvana tecavüz eden de cinsi sapık veya cinsel suç işlemiş kişiler database'ine işleniyor.
0
Ben şöyle düşünüyorum; yani bir apartmanda ortalama 20 ailenin yaşadığını farzetsek, yahu her apartman 2-3 sokak hayvanına sahip çıkamaz mı? Bu o kadar mı zor? Çöpe dökecekleri yemek artıklarını verseler o bile yeter. Bu kadar mı insanlıktan çıktık yahu?
Barınaklar ölüm yuvalarıdır. Hiçbir canlı öyle bir ortamda yaşamayı hak etmez. En güzeli sokak hayvanlarının kısırlaştırılıp alındıkları yere bırakılmalarıdır. Daha kaç can yitip gidecek barınaklarda? Bu ilk değil, son da olmayacak ne yazık ki... Bizler insan olarak duyarlı olmadığımız ve "evrendeki her şeyin sadece insanoğluna hizmet için yaratıldığına" inandığımız sürece bütün bunların değişmesi o kadar zor ki... :(
Barınaklar ölüm yuvalarıdır. Hiçbir canlı öyle bir ortamda yaşamayı hak etmez. En güzeli sokak hayvanlarının kısırlaştırılıp alındıkları yere bırakılmalarıdır. Daha kaç can yitip gidecek barınaklarda? Bu ilk değil, son da olmayacak ne yazık ki... Bizler insan olarak duyarlı olmadığımız ve "evrendeki her şeyin sadece insanoğluna hizmet için yaratıldığına" inandığımız sürece bütün bunların değişmesi o kadar zor ki... :(
0
Bunları görünce zamanında beğenmediğim Zonguldak barınağının ne kadar iyi olduğunu düşünüyorum. Kafeslerde olabildiğince az hayvan tutan, mümkün olduğunca kısırlaştırıp doğaya bırakan sokakta yaşaması mümkün olmayan sakat/kör hayvanları kendi bahçelerinde kulübede bakan, her kafeste kaloriferli iç bölme ve köpeğin rahatça çıkabildiği dış bölme, günde en az iki kez temizlik, askeriyeden gelen yemekler ve en önemlisi canla başla çalışan veteriner hanımdı geçen sene. Dışarıdan gelen hayvanlara bile yardımcı oluyordu. O zaman burası pis bakımsız falan diyorduk ama iç mekan yanlış hatırlamıyorsam 10 derecenin altına düşmüyordu.
Daha büyük ve geliri daha yüksek şehirlerde ise trajedi halinde olmasını anlayamıyorum. Bu insanlar hayvanlara değer vermiyorsa niye o şartlarda öyle yerlerde çalışıyorlar ki?
Daha büyük ve geliri daha yüksek şehirlerde ise trajedi halinde olmasını anlayamıyorum. Bu insanlar hayvanlara değer vermiyorsa niye o şartlarda öyle yerlerde çalışıyorlar ki?
0
beyaz prensli at
başlıkta belirttiğim gibi anadolu yakasında -ümraniye,çekmeköy,kadıköy,üsküdar çevresi olursa daha iyi olur- basketbol oynayacak salon biliyor musunuz acep, herhangi bir okul salonu filan da olabilir,ama kirası 150 lirayı aşmazsa iyi olur.
başlıkta belirttiğim gibi anadolu yakasında -ümraniye,çekmeköy,kadıköy,üsküdar çevresi olursa daha iyi olur- basketbol oynayacak salon biliyor musunuz acep, herhangi bir okul salonu filan da olabilir,ama kirası 150 lirayı aşmazsa iyi olur.
0
kirasını hiç bilmiyorum, ama suadiyede miltaş var.
daha önce de burada yazmıştım, yine size yazdıysam kusura bakmayın başka gelmiyor aklıma.
daha önce de burada yazmıştım, yine size yazdıysam kusura bakmayın başka gelmiyor aklıma.
0
genıus
selam dostlar şimdi yarın 1500.tl gibi harcama yapacağım. bu harcamayı kredi kartından taksitle yapmak mı daha iyi olur. yoksa nakit olarak mı yapmak. 1500.tl yi salı günü alacağım. ama yarın alacaklarımı almalıyım.(salı günü alacağım para ile altın dolar euro almayı düşünüyorum)
selam dostlar şimdi yarın 1500.tl gibi harcama yapacağım. bu harcamayı kredi kartından taksitle yapmak mı daha iyi olur. yoksa nakit olarak mı yapmak. 1500.tl yi salı günü alacağım. ama yarın alacaklarımı almalıyım.
(salı günü alacağım para ile altın dolar euro almayı düşünüyorum)
(salı günü alacağım para ile altın dolar euro almayı düşünüyorum)
0
nakit verecek durumun varsa ve nakit almak senin için bir alternatif ise kredi kartı ile tek çekim al bence. puan kazanırsın :D
0
ben bu devirde nakdi elde tutmaya inanıyorum.
kredi kartıyla vade farkı olmayacaksa taksitle alırdım.
ama tabii bir düzenim varsa ve ödemelerimi aksatmayacağım kadar yeterli gelirim varsa.
bin beş yüz lirayı da atardım hesabıma. ne yapacaksam yapardım.
kredi kartıyla vade farkı olmayacaksa taksitle alırdım.
ama tabii bir düzenim varsa ve ödemelerimi aksatmayacağım kadar yeterli gelirim varsa.
bin beş yüz lirayı da atardım hesabıma. ne yapacaksam yapardım.
0
vade farkı yoksa ya da çok azsa kredi kartı derim ben de.. taksit seçeneğin de bolsa hele; kafana göre 3-5-8-12 seçersin; istediğin gibi ödersin.
bir de kredi kartını kontrolsüz harcayan biriysen; taksitli alışverişler limitini doldurduğu için gelecek aylarda da kontrollü harcamana yardımcı olur.
bir de kredi kartını kontrolsüz harcayan biriysen; taksitli alışverişler limitini doldurduğu için gelecek aylarda da kontrollü harcamana yardımcı olur.
0
nacht des todes
selamlar,bugünkü marmara çapındaki elektrik kesintisinden sonra bizim d-smart cortladı. tarih olarak 1 ocak perşembe'yi gösterirken, her açıp kapamada saati de sıfırlanıyor. sinyal yok. televizyon seyredemiyoruz.n'oldu ki acaba?
selamlar,
bugünkü marmara çapındaki elektrik kesintisinden sonra bizim d-smart cortladı. tarih olarak 1 ocak perşembe'yi gösterirken, her açıp kapamada saati de sıfırlanıyor. sinyal yok. televizyon seyredemiyoruz.
n'oldu ki acaba?
bugünkü marmara çapındaki elektrik kesintisinden sonra bizim d-smart cortladı. tarih olarak 1 ocak perşembe'yi gösterirken, her açıp kapamada saati de sıfırlanıyor. sinyal yok. televizyon seyredemiyoruz.
n'oldu ki acaba?
0
taha1907
arkadaşlar benim sınavlar ayın 22 sinde bitiyor ve o günden sonra ilk dersim 20 şubat 2012.tam olarak 1 ay olmasada rahat rahat 3 haftam var.bu 3 haftalık süreçte mümkünse çalışmak istiyorum ama nerelerde çalışabilirim,daha önce hiç tecrübem v.s yok.eğer diyorsanız seni 3 hafta için kimse işe almaz
arkadaşlar benim sınavlar ayın 22 sinde bitiyor ve o günden sonra ilk dersim 20 şubat 2012.tam olarak 1 ay olmasada rahat rahat 3 haftam var.bu 3 haftalık süreçte mümkünse çalışmak istiyorum ama nerelerde çalışabilirim,daha önce hiç tecrübem v.s yok.eğer diyorsanız seni 3 hafta için kimse işe almaz peki o 3 haftalık süreçte alternatif ne yapılabilir ? evde böm böm maximum 3 gün yatarım 4.gün fıttırırım herhalde..
0
daddy
Dün bütün mkv uzantılı dizileri gayet rahat izleyebiliyorken bugün bs player bu dosyaları hiç açmıyor, crash oluyor. Gom player ise çok küçük bir en/boy oranında açıyor ve bu oran değiştirilemiyor. Bilgisayarı hiç kapatmadım, dosyalar desek aynı.. Sorun ne olabilir? Dizinin yeni sezonunu indirmiştim
Dün bütün mkv uzantılı dizileri gayet rahat izleyebiliyorken bugün bs player bu dosyaları hiç açmıyor, crash oluyor. Gom player ise çok küçük bir en/boy oranında açıyor ve bu oran değiştirilemiyor. Bilgisayarı hiç kapatmadım, dosyalar desek aynı.. Sorun ne olabilir? Dizinin yeni sezonunu indirmiştim, rezil olmasın cumartesim ya :(
0
adnan mazmanoglu
1 saatten fazla oldu sinyal seviyesi az diye yayın gitti, sonra ben birkaç ayarı bozdum sanırım. şimdi sinyal gelmişse bile yayın gelmez gibi hissediyorum. derdimi anlatmak için digiturk'u arıyorum ama sürekli bilgisayar konuşuyor ve derdime derman olamıyor.yok mudur canlı biriyle konuşmanın yolu?
1 saatten fazla oldu sinyal seviyesi az diye yayın gitti, sonra ben birkaç ayarı bozdum sanırım. şimdi sinyal gelmişse bile yayın gelmez gibi hissediyorum. derdimi anlatmak için digiturk'u arıyorum ama sürekli bilgisayar konuşuyor ve derdime derman olamıyor.
yok mudur canlı biriyle konuşmanın yolu?
yok mudur canlı biriyle konuşmanın yolu?
0
vardır, ama yayın hâlâ yok.
bence yayınınız bir süre daha gelmezse 1-2 saat sonra tekrar deneyin.
çünkü yayın olmadığı sürece canlı birine ulaşamıyorsunuz.
bence yayınınız bir süre daha gelmezse 1-2 saat sonra tekrar deneyin.
çünkü yayın olmadığı sürece canlı birine ulaşamıyorsunuz.
0
gb-esk. maçından vazgeçtim hadi de, galatasaray maçına kadar gelmezse kanser olabilirim. nalet ettim digiturk'ten.
0
Telefon numaranızı ya da müşteri numaranızı girdikten sonra bikaç reklam yapıyor. Sonra sırasıyla dinletiyor herhangi birine basıp gir. 0'ı tuşlayınca canlı birine bağlıyorlar seni. En fazla 1 dakika bekledim şimdiye kadar.
0
her karda yağmurda böyle 10 yıldır.
herhalde çözemedikleri bir şey var, anlamıyorum.
herhalde çözemedikleri bir şey var, anlamıyorum.
0
10 yıldır öyle olması gayet normal. Uydu dediğiniz şey hava şartlarından etkilenir. Karda yağmurda yamulur, bu gayet normal.
Aynı şekilde karlı havalarda gps ler de sapıtabiliyor, yani hava şartları olumsuz olduğunda uydu yayınlarının gitmesi normal
Aynı şekilde karlı havalarda gps ler de sapıtabiliyor, yani hava şartları olumsuz olduğunda uydu yayınlarının gitmesi normal
0
ceymısın
tavuk etli proplandan düşük kalitede dandik olmayan bi köpek maması kidişlere verilir mi?
tavuk etli proplandan düşük kalitede dandik olmayan bi köpek maması kidişlere verilir mi?
0
kediler genelde yemiyor. benzer olsa da içerikleri tamamen aynı değil.
ama bazıları da bayılır.
ama bazıları da bayılır.
0
homm yani kedide sıkıntı yapmaz,bazı köpeklerin maması değişince ateşi felan çıkıyo dışkıları kanlı geliyo sağlık açısından bi problem olmaz diyosunuz yani
0
benim kedilerimden biri çok meraklı köpeğimin mamasına.
ishal ya da kabız olmadı şimdiye kadar.
ama elbette kase kase de yemedi.
açıkçası benim içime sinmezdi.
ama sokak kedisi falansa aç kalmalarından iyi olabilir.
ishal ya da kabız olmadı şimdiye kadar.
ama elbette kase kase de yemedi.
açıkçası benim içime sinmezdi.
ama sokak kedisi falansa aç kalmalarından iyi olabilir.
0
denemelik falan vereceksen zararı olmaz. Ama Jan Valjan'a güvenip aynıymış yahu diyerek verme. Aynı değil çünkü. İnsan olarak kadın ile erkeğin bile almaları gereken gıda farklı iken kedi ve köpeğin nasıl aynı olabilir? Tabii ki aynı değil. Ancak ben Gevrek'e 1-2 adet mama verdim değişiklik olsun diye. Severek de yedi. (Kırmızı et yemez, bunu yedi) Toplamda 15-20 tane vardı 1-2 haftada bitirdi (hepsini birden vermedim) bi sorunu olmadı. Ama dediğim gibi düzneli olarak verecekseniz vermeyin.
0
bonjurkes
Çok değerli RTÜK tv de kullanılan dil konusunda yaptırımda bulunmuyor mu?İçeride televizyon açık, dikkatimi çeken kelimeler, "gerizekalı, allah belanı versin, lan" en basitinden bu üçünün tv de kullanımı uygun mu?Çok güzel hareketler bunlar var sanırım, dün yine şu yalan dünya dizisinde de benzer ke
Çok değerli RTÜK tv de kullanılan dil konusunda yaptırımda bulunmuyor mu?
İçeride televizyon açık, dikkatimi çeken kelimeler, "gerizekalı, allah belanı versin, lan" en basitinden bu üçünün tv de kullanımı uygun mu?
Çok güzel hareketler bunlar var sanırım, dün yine şu yalan dünya dizisinde de benzer kelimeler vardı
İçeride televizyon açık, dikkatimi çeken kelimeler, "gerizekalı, allah belanı versin, lan" en basitinden bu üçünün tv de kullanımı uygun mu?
Çok güzel hareketler bunlar var sanırım, dün yine şu yalan dünya dizisinde de benzer kelimeler vardı
0
günlük hayatta kullanılan küfür ve argoların tv de yayınlanması insanları niye rahatsız eder hiç anlayabilmiş değilim. kahve de iki erkek konuşması tv de canlandırılacaksa o iki tip siz li bizli mi konuşacak?
hayır çocuk filansa sorun, çocuk okulda dışarıda pamuklar içinde mi olacak devamlı? önemli olan nerede nasıl davranacağını öğretebilmek çocuğa. bunu veremiyorsan çocuğa istersen tv de yayınlanması ne fark eder, öküz olur yine o.
hayır çocuk filansa sorun, çocuk okulda dışarıda pamuklar içinde mi olacak devamlı? önemli olan nerede nasıl davranacağını öğretebilmek çocuğa. bunu veremiyorsan çocuğa istersen tv de yayınlanması ne fark eder, öküz olur yine o.
0
e günlük hayatsa o zaman , senin ananı .... ile başlatyıp a... m... k... kelimelerini de kullansınlar?
çoluk çocuk dışarda pamuklar içinde olmuyor zira devamlı. Hatta dizilerdeki seks sahneleri de silinmesin, nasıl olsa günlük hayatta var, onun dışında tecavüz ve orgy konuları da gösterilsin, onlar da normal nasıl olsa.
Aile izleyebilir etiketli yayınlarda bu kelimelerin kullanılması bana garip geliyor hala
çoluk çocuk dışarda pamuklar içinde olmuyor zira devamlı. Hatta dizilerdeki seks sahneleri de silinmesin, nasıl olsa günlük hayatta var, onun dışında tecavüz ve orgy konuları da gösterilsin, onlar da normal nasıl olsa.
Aile izleyebilir etiketli yayınlarda bu kelimelerin kullanılması bana garip geliyor hala
0
Kullanılabilmeli ama uyarılarda sıkıntı var. Aile etiketli programda "gerizekalı" lafı geçmesini uygun değil bence de. 6-7 yaşındaki çocuklar için zararlı. Ordan duyup ertesi gün arkadaşlarına gerzekalı diyebilir.
Uyarılara daha çok özen gösterilmeli.
Uyarılara daha çok özen gösterilmeli.
0
eğer daha önce izlemediyseniz bu konuda cem yılmaz'ın sinemadaki küfür kullanımı konusunda şaka yollu yaptığı eleştirileri bir izleyin derim.
www.youtube.com
kendi fikrim de bu yönde. yalnız sinema için değil televizyon için de geçerli dedikleri bence.
www.youtube.com
kendi fikrim de bu yönde. yalnız sinema için değil televizyon için de geçerli dedikleri bence.
0
demcan o zaman benim yorumu tekrarlayayım. İnsanlar gündelik hayatta zaten ana bacı sövüyor, e televizyonda da onları yayınlasınlar?
Halk küfür ediyor, tv dekiler de onları yansıtmak için yapıyor olayı doğru olabilir.
Ama tekrar #1 'e dönelim, senin gündelik hayatta ettiğin küfürleri 13 yaş ve altının tvde izlemesi ve bunu öğrenmesi ne kadar mantıklı?
İlkokuldayken, gerizekalı lafını öğrenip bunu etrafınızda kullandığınızda tü kaka olmuyor mu? Oluyor, e televizyondan öğrenildiğinde neden tü kaka olmuyor?
Halk küfür ediyor, tv dekiler de onları yansıtmak için yapıyor olayı doğru olabilir.
Ama tekrar #1 'e dönelim, senin gündelik hayatta ettiğin küfürleri 13 yaş ve altının tvde izlemesi ve bunu öğrenmesi ne kadar mantıklı?
İlkokuldayken, gerizekalı lafını öğrenip bunu etrafınızda kullandığınızda tü kaka olmuyor mu? Oluyor, e televizyondan öğrenildiğinde neden tü kaka olmuyor?
0
zaten önemli olan onun "tü kaka" olduğunu öğretebilmek. televizyonda izlenen her şeyin yapılması gereken, örnek bir davranış olmadığını öğretebilmek. ne televizyon ne sinema içi "örnek davranış"larla dolu olan bir mecra olarak gösterilmemeli - bir kişinin yaşadığı hayat tarzı dışında bambaşka hayatların da olanaklılığını (illa ki gerçek hayatta birebir karşılığı olmasa da, sonuçta kurgusal bir dünyadan bahsediyoruz) göstermekten başka bir şey yapmıyorlar.
bu yüzden de gidip televizyonda seyrettiği "kötü" kelime kullanımını kendisine örnek alıp da "iyi" davranışları örnek almamasının nedeni ne televizyon ne de sinema. bir şeyin kafasını kuma gömüp, olmuyormuş gibi göstermektense, olduğu vakit bunun nedeninin ne olduğu, sonuçlarının nereye gittiğini gösterebilmek önemli. e burada da asıl etken çocuğunun etrafında yaşadığı dünya, ailesi, arkadaşları, öğretmeni vb. eğer bu çevresi tarafından kimi davranışların neden iyi ya da neden kötü olduğu anlatılmayıp, açıklanmıyor da "tv'de gördü ondan böyle bu" deniyorsa burada bir eksiklik vardır bence.
o yüzden dilin nasıl kullanıldığından çok kullanılan dilin kendi dünyasındanki anlamını çocuğun nasıl kurduğu önemli. bunu da yapacak olan televizyon değil.
bu yüzden de gidip televizyonda seyrettiği "kötü" kelime kullanımını kendisine örnek alıp da "iyi" davranışları örnek almamasının nedeni ne televizyon ne de sinema. bir şeyin kafasını kuma gömüp, olmuyormuş gibi göstermektense, olduğu vakit bunun nedeninin ne olduğu, sonuçlarının nereye gittiğini gösterebilmek önemli. e burada da asıl etken çocuğunun etrafında yaşadığı dünya, ailesi, arkadaşları, öğretmeni vb. eğer bu çevresi tarafından kimi davranışların neden iyi ya da neden kötü olduğu anlatılmayıp, açıklanmıyor da "tv'de gördü ondan böyle bu" deniyorsa burada bir eksiklik vardır bence.
o yüzden dilin nasıl kullanıldığından çok kullanılan dilin kendi dünyasındanki anlamını çocuğun nasıl kurduğu önemli. bunu da yapacak olan televizyon değil.
0
abi televizyonun %100 doğruyu öğrettiğini söylediysen çocuğa zaten yapacak bir şey yok. tv sonuçta yanlışı da doğruyu da gösterecek. çocuğa ayıklamayı sen öğreteceksin. tv/internet/sinema vs kökten eğitim verebilen araçlar değildir ki? kök eğitimi sen vereceksin.
5 yaşından küçük çocukta izlemesin saat sekizden sonra tv. zaten izlememesi lazım.
5 yaşından küçük çocukta izlemesin saat sekizden sonra tv. zaten izlememesi lazım.
0
medievalman
mesela bu ürün gibi ürünler sağlıklı mı:http://www.tefal.com.tr/All+Products/Cooking+Appliances/Barbecues+and+grills/Products/Family+Grill/Family+Grill+Dumansiz+Izgara.htmmesela kızartma yerine bunu kullanmak mantıklı olur mu sağlık açısından?
mesela bu ürün gibi ürünler sağlıklı mı:
www.tefal.com.tr
mesela kızartma yerine bunu kullanmak mantıklı olur mu sağlık açısından?
www.tefal.com.tr
mesela kızartma yerine bunu kullanmak mantıklı olur mu sağlık açısından?
0
illa kızartma yemek istiyorum diyorsanız, kesinlikle actifry öneriyorum.
bütçeniz uygunsa kaçırmayın derim.
muhteşem bir icat.
bütçeniz uygunsa kaçırmayın derim.
muhteşem bir icat.
0
images.gittigidiyor.com şu resimdekine benzeyen ama daha eski teknoloji olan elektrikli ızgaralar hem ucuz hemde oldukça lezzetli pişiriyor. kendisinin resmini bulamadım ama anlamışsınızdır, dışı da metal oluyor hep tipleri aynıdır falan.
şu resimdekine benzeyen ama daha eski teknoloji olan elektrikli ızgaralar hem ucuz hemde oldukça lezzetli pişiriyor. kendisinin resmini bulamadım ama anlamışsınızdır, dışı da metal oluyor hep tipleri aynıdır falan.
0
velie
duydunuz mu hiç?sizce bişey olur mu bu hayvana?
duydunuz mu hiç?
sizce bişey olur mu bu hayvana?
sizce bişey olur mu bu hayvana?
0
insan doğum kontrol hapı verilmez.
kediler için özel haplar var doğum kontrol için ama veterinere danışarak kullanmanız gerekiyor.
kediler için özel haplar var doğum kontrol için ama veterinere danışarak kullanmanız gerekiyor.
0
kediler için öyle bir hap yok,var olduğunu iddia edenlere de inanmayın. ilacı var iğneyle enjekte ediyorlar. ancak o da 6 ay süreyle hamile kalmasını engelliyor. eğer ki yumurtası döllenmişse o ilaç da fayda etmiyor. yine de tavsiye edilmez.
kedinize bir kez doğurma hakkı tanıyın sonra kısırlaştırın.
kedinize bir kez doğurma hakkı tanıyın sonra kısırlaştırın.
0
kediler için öyle bir hap var, yok diyenlere inanmayın. ama yaygın bir kullanımı yok ve veterinerler önermez genelde. her ülkede onaylı olmayabilir. iğne şeklinde olanların etken maddesini içerebiliyor. şu anda iğne olanlar daha yaygın sanırım. ama öyle birşey alacaksanız bile, kesinlikle iyi bir veterinerin onayıyla almanız gerekiyor.
0
kedi doğum kontrol hapı, insan doğum kontrol hapından farklıdır zaten. kimse ikisinin aynı olduğunu iddia etmedi. ayrıca gidip petshop'tan almıyorsun bunu. iyi bir veterinerin onayı olması gerekir ve o ülkede de onaylı olması gerekir. ama şu anda dünyada yaygın değil zaten, çok büyük ihtimalle o hapı kullanamayacaksınız.
bilmiş bilmiş önyargılı laf söyleyen insanların gazabından uzak durun. kimse insanları yanlış bilgilere sürüklemiyor. önce veterinere gitmek gerekiyor zaten ve onun söyledikleri doğrultusunda hareket etmek gerekir ki daha önce de söyledim.
not: hapların olduğunu sadece bilgi olsun diye söyledim, gidip bilmediğiniz bir yerden alın diye birşey demedim. veteriner, veteriner, veteriner...
NOT2: bu notu da yazmak istedim. hap yöntemi yaygın olmadığı için ve sahtesinin de yaygın olabileceği için en iyisi hiç bulaşmamak daha iyi. yanlış yöntemler sunan veteriner diye geçinen dolandırıcılar olabilir. en yaygın yöntemlere gitmek daha iyi. ama yine önce iyi bir veterinere gidiniz :)
bilmiş bilmiş önyargılı laf söyleyen insanların gazabından uzak durun. kimse insanları yanlış bilgilere sürüklemiyor. önce veterinere gitmek gerekiyor zaten ve onun söyledikleri doğrultusunda hareket etmek gerekir ki daha önce de söyledim.
not: hapların olduğunu sadece bilgi olsun diye söyledim, gidip bilmediğiniz bir yerden alın diye birşey demedim. veteriner, veteriner, veteriner...
NOT2: bu notu da yazmak istedim. hap yöntemi yaygın olmadığı için ve sahtesinin de yaygın olabileceği için en iyisi hiç bulaşmamak daha iyi. yanlış yöntemler sunan veteriner diye geçinen dolandırıcılar olabilir. en yaygın yöntemlere gitmek daha iyi. ama yine önce iyi bir veterinere gidiniz :)
0
birkaç kez duydum, ama çevremde kullanan olmadı hiç.
varsa da çok doğru olduğunu düşünmüyorum. kediler de bizler gibi hormonlarının dengesinden fazlasıyla etkilenirler. dolayısıyla en mantıklısı kısırlaştırmak bana sorarsanız.
bir ekleme yapmak istiyorum.
kedinizi hiç doğurtmadan kısırlaştırın.
kediler annelik ve babalık hissini sadece 1-2 ay yaşarlar ve sonra yavrularından uzaklaşırlar.
lütfen kedilerinizi çiftleştirmeyin! insanlara da kedinizi çiftleştirin gibi akıllar vermeyin.
sizin kediniz çiftleşip duygusal tatmin yaşasın diye (ki yaşamaz), onun yavruları ve daha sonra onlar da çiftleştirilirse, onların yavruları sefil olmasın. bana hayvan hakkı, anne babalık yaşama hakkı demeyin. çünkü sizin kediniz annelik hakkı dolayısıyla doğum yaptığında, onun yavruları sefil oluyor, benim değil.
zaten nüfus çok fazla ve hepsi çok zor şartlarda yaşıyor. buna tuz biber olmayın. biri doğurma hakkını kullanacak diye, diğer (var olan) yavruların sıcak yuva bulma şansını elinden almayın. devletin hiçbir şekilde bu konuyu sahiplenmediğini ve ülkemizdeki insanların büyük oranda hayvan sevmediğini unutmayın.
yuva bulurum, sahiplendiririm diyor olabilirsiniz. sahiplendirebilirsiniz. ama onun yerine bırakın kedi isteyenler sokaklardaki kedileri alsınlar.
ve inanın sahiplendirdiklerinizin iyi bakılma oranı yüzde 10-20 arasında seyrediyor. genelde hepsinin sonu sokak oluyor.
yıllardır bu işin içindeyim, lütfen sadece kedinize iyi bakmayı, sağlıklı ve mutlu yaşatmayı kendinize misyon edinin ve çoğaltmayın. sonunda onlar açlıkla ve soğukla mücadele ediyorlar.
varsa da çok doğru olduğunu düşünmüyorum. kediler de bizler gibi hormonlarının dengesinden fazlasıyla etkilenirler. dolayısıyla en mantıklısı kısırlaştırmak bana sorarsanız.
bir ekleme yapmak istiyorum.
kedinizi hiç doğurtmadan kısırlaştırın.
kediler annelik ve babalık hissini sadece 1-2 ay yaşarlar ve sonra yavrularından uzaklaşırlar.
lütfen kedilerinizi çiftleştirmeyin! insanlara da kedinizi çiftleştirin gibi akıllar vermeyin.
sizin kediniz çiftleşip duygusal tatmin yaşasın diye (ki yaşamaz), onun yavruları ve daha sonra onlar da çiftleştirilirse, onların yavruları sefil olmasın. bana hayvan hakkı, anne babalık yaşama hakkı demeyin. çünkü sizin kediniz annelik hakkı dolayısıyla doğum yaptığında, onun yavruları sefil oluyor, benim değil.
zaten nüfus çok fazla ve hepsi çok zor şartlarda yaşıyor. buna tuz biber olmayın. biri doğurma hakkını kullanacak diye, diğer (var olan) yavruların sıcak yuva bulma şansını elinden almayın. devletin hiçbir şekilde bu konuyu sahiplenmediğini ve ülkemizdeki insanların büyük oranda hayvan sevmediğini unutmayın.
yuva bulurum, sahiplendiririm diyor olabilirsiniz. sahiplendirebilirsiniz. ama onun yerine bırakın kedi isteyenler sokaklardaki kedileri alsınlar.
ve inanın sahiplendirdiklerinizin iyi bakılma oranı yüzde 10-20 arasında seyrediyor. genelde hepsinin sonu sokak oluyor.
yıllardır bu işin içindeyim, lütfen sadece kedinize iyi bakmayı, sağlıklı ve mutlu yaşatmayı kendinize misyon edinin ve çoğaltmayın. sonunda onlar açlıkla ve soğukla mücadele ediyorlar.
0
cevaplar için teşekkür ederim...
bu kedi benim değil bi arkadaşımın...
*bu kedinin ninesi varmış, kedi maceraları onunla başlamış...onu araba çarpmış...
*annesi varmış o da evden kaçıp kaçıp sokak kedileriyle çiftleşip gelirmiş...onu kısırlaştırmışlar sonra ve ölmüş, ölümünü kısırlaştırmaya bağlıyo...
*şu anki kediye kısırlaştırırsak ölür korkusuyla doğum kontrol hapı veriyo...
*bunun da 3 tane yavrusu var birini sahiplendirmişler evde 3 kedi var şu anda...
*yavrulardan bi tanesi erkek ve annesine asılıyo...
bu kedi benim değil bi arkadaşımın...
*bu kedinin ninesi varmış, kedi maceraları onunla başlamış...onu araba çarpmış...
*annesi varmış o da evden kaçıp kaçıp sokak kedileriyle çiftleşip gelirmiş...onu kısırlaştırmışlar sonra ve ölmüş, ölümünü kısırlaştırmaya bağlıyo...
*şu anki kediye kısırlaştırırsak ölür korkusuyla doğum kontrol hapı veriyo...
*bunun da 3 tane yavrusu var birini sahiplendirmişler evde 3 kedi var şu anda...
*yavrulardan bi tanesi erkek ve annesine asılıyo...
0
pas atsaniza lan
"bu ne la" demeden önce hele bi okuyun.biri bana teşekkür ettiğinde "rica ederim, önemli değil, bir şey değil" dışında ne karşılık verebilirim ? onlar niye olmuyor diye sormayın, olmuyor işte.
"bu ne la" demeden önce hele bi okuyun.
biri bana teşekkür ettiğinde "rica ederim, önemli değil, bir şey değil" dışında ne karşılık verebilirim ? onlar niye olmuyor diye sormayın, olmuyor işte.
biri bana teşekkür ettiğinde "rica ederim, önemli değil, bir şey değil" dışında ne karşılık verebilirim ? onlar niye olmuyor diye sormayın, olmuyor işte.
0
ben hiç rica ederim diyemem mesela. he hö, kem küm.? "önemli değil" deyip sora bu dediğimden kendi kendime utandığım bile olur..
0
@klark, beni anlattın. bu arada hala tam olarak kafama yatan bi cevap alamadım hacılar.
0
"ne demek" severim ben de.
bir de golfettin misali "teşekkür ederim" diyene "ayıbedersin", "teşekkür ettim" diyene de "ayıbettin" diyebilirsin. ben demem ama diyene de karışmam.
bir de golfettin misali "teşekkür ederim" diyene "ayıbedersin", "teşekkür ettim" diyene de "ayıbettin" diyebilirsin. ben demem ama diyene de karışmam.
0
"ne demek" için +1 hep bunu kullanırım eğer çok resmi bir durumsa "önemli değil ne demek" olarak süslerim, budur.
0
bende rica edemeyenlerdenim de eğer karşımdaki erkek yaş ve konum olarak yakın veya altımdaysa "ayıpsın , ayıp ettin. vb." üstümdeyse "estağfurullah ben teşekkür ederim" mi kullanıyorum. Kadınsa da ikincisi olur genelde.
*estağfurullah ı yanlış yazmış olma olasılığım çok büyük.
*estağfurullah ı yanlış yazmış olma olasılığım çok büyük.
0
önemli değil'den çok farklı değil ama teknik olarak uygun bi cevap sanırım soruya:
mühim değil.
ayrıca benim favorilerim:
ne demek.
tabii ki.
elbette.
mühim değil.
ayrıca benim favorilerim:
ne demek.
tabii ki.
elbette.
0
overdose
Evet bu yaşıma geldim hala görünürde bir 20'lik dişim yok acaba çıkmayacak mı ya da ben biyolojik olarak 20 yaşın altında mıyım buna mı delalet ediyor bu durum?
Evet bu yaşıma geldim hala görünürde bir 20'lik dişim yok acaba çıkmayacak mı ya da ben biyolojik olarak 20 yaşın altında mıyım buna mı delalet ediyor bu durum?
0
hocam ete gömülü olamaz mı?
edit:benim 17 yaşında çıktı.biyolojik yaşla ilgisi yok onu biliyorum :D
edit:benim 17 yaşında çıktı.biyolojik yaşla ilgisi yok onu biliyorum :D
0
sorun sende değil, onda.
herkeste çıkmıyor.
sen şanslılardansın anlaşılan.
herkeste çıkmıyor.
sen şanslılardansın anlaşılan.
0
çıkmak zorunda değil ki. belkide yok. kimisinde 4 üde var kimisinde 1i. kimininki 30unda çıkar kiminin ki 19unda.
0
benim de çıkmadı 20lik dişlerim. yaşta 27 oldu. bu saatten sonra çıkmaz diye umut ediyorum :)
0
benim ki de hiç görünmüyodu. gömülüydü. gidip 1 görünmeni öneririm. alttan tam yatay olarak büyümüştü benimki. ameliyatla çekilmişti.
0
Yaş 29, 20'lik dişleri çıkanlara imreniyorum. Bir tane de mi çıkmaz be arkadaş. Eksiklik hissediyorum.
0
dostum bence git bi panoromik röntgen çektir dişlerin ne konumda görürsün. yatay durumdularsa önlerindeki azı dişlerini de tehlikeye sokuyorlar (gerçi acıdan hissedilir o da) 2 aydır ağrısını hissediyorum 2 ay sonrada ameliyatım var çok sancılı bi dönem olabiliyor mümkünse yaşama.
0
panina manina
ya beyler gece gece nebçim de uykum var, dün de başka bir teslimi yetiştireceğim diye uyuyamadım. seçmeli bir dersim var, hocasını da çok seviyorum. yarına da final teslimi var ama epey de vaktimi alacak belli ki. ders de sabah maalesef. sıcacık yorgana sarınıp uyumak istiyorum. geçen hafta da hocay
ya beyler gece gece nebçim de uykum var, dün de başka bir teslimi yetiştireceğim diye uyuyamadım. seçmeli bir dersim var, hocasını da çok seviyorum. yarına da final teslimi var ama epey de vaktimi alacak belli ki. ders de sabah maalesef. sıcacık yorgana sarınıp uyumak istiyorum. geçen hafta da hocaya mail attım ödevimi haftaya sunsam olur mu diye. hocayı da seviyorum, ders de kolay. vizem kötü geçmişti, notum da iyi gelmiş. ne bileyim bu final ödevini yapmayıp derse gitmesem bıraksam hocaya ayıp olur mu sizce? 20 senelik ders çalışma motivasyonum hocaya aybolmasın şeklinde olduğu için şeyapamadım ama yatıp uyusam keşke.
beyler :(
beyler :(
0
valla çok iyi anlıyorum bu duygunu.
yarın cuma.
git sunumunu yap, gel bütün hafta sonu yat.
biraz daha katlan.
hem öğretmeni kırma, hem kolaymış ders, geç gitsin bitsin.
ha gayret.
yarın cuma.
git sunumunu yap, gel bütün hafta sonu yat.
biraz daha katlan.
hem öğretmeni kırma, hem kolaymış ders, geç gitsin bitsin.
ha gayret.
0
ayıp olmaz tabi. millet neler yapıyor senin düşündüğün detaya bak :) ama tabi dersi tekrar almak biraz işkence olabilir. hazır vizen de iyi gelmişken bugünlük sık dişini ve iyi bir notla da dersten geç bence.
0
hocam dersini calis, hafta sonu gebe$ getir ve 20 senelik ders calisma motivasyonunu da bi gozden gecir artik. kendine calissan kim bilir neler yapardin yaw...
0
sevdiğin insanlara ayıp olmasın. Hocaya ayıp yapmazdım yerinde olsam. İki elim kanda olsa yapardım. Ben micro iktisattan sırf hocasını sevdiğim için yıllar önce AA ile geçmiştim. Sevmek önemli. Beklentileri boşa çıkartma.
0
tradegen
http://www.enguzelayakkabi.com/http://www.enguzelayakkabi.com/KIRMIZI-RUGAN-BAYAN-AYAKKABI,PR-207.html Bu Modelmi ?http://www.enguzelayakkabi.com/LEOPAR-DESEN-YUKSEK-PLATFORM,PR-263.html Bumu ?http://www.enguzelayakkabi.com/VIZON-BIHTER-YUKSEK-PLATFORM,PR-249.html Bumu En güzeli Bayanlar yardım ..
www.enguzelayakkabi.com
www.enguzelayakkabi.com Bu Modelmi ?
www.enguzelayakkabi.com Bumu ?
www.enguzelayakkabi.com Bumu En güzeli Bayanlar yardım ..
www.enguzelayakkabi.com Bu Modelmi ?
www.enguzelayakkabi.com Bumu ?
www.enguzelayakkabi.com Bumu En güzeli Bayanlar yardım ..
0
eğer üçünden birini seçmek zorundaysak, en sonuncu diyorum. kahve olan.
normalde kırmızı rugan seviyorum, ama modeli çok kaba ve ruganı da pek kaliteli değil gibi geldi.
o yüzden en iyisi o kahve olan sanki.
normalde kırmızı rugan seviyorum, ama modeli çok kaba ve ruganı da pek kaliteli değil gibi geldi.
o yüzden en iyisi o kahve olan sanki.
0
nerde giymeyi düşünüyorsun o önemli esas.
ortalama düşünürsek sonuncusu kahve olan gibi.
ortalama düşünürsek sonuncusu kahve olan gibi.
0
trakyali gulyabani
yani mesala 3 ay ödedik diyelim 34 ila 213 lira arası. 90 gün prim ödenmiş mi gözücek. bu bizim gelecekteki emekliğimize etki edecek mi? yoksa sadece sağlık giderleri için mi ödenmiş bir para olacak?
yani mesala 3 ay ödedik diyelim 34 ila 213 lira arası. 90 gün prim ödenmiş mi gözücek. bu bizim gelecekteki emekliğimize etki edecek mi? yoksa sadece sağlık giderleri için mi ödenmiş bir para olacak?
0
emekliliğe etki etmiyor, o süre içinde hasta falan da olmazsan havaya gidiyor para diye biliyorum ben. zaten sanırım en büyük sorunlardan biri de bu.
normal özel sağlık sigortası gibi işte.
her ihtimale karşı ödüyorsun, sonunda hastanelik bir işin olmazsa ödemiş olduğunla kalıyorsun.
normal özel sağlık sigortası gibi işte.
her ihtimale karşı ödüyorsun, sonunda hastanelik bir işin olmazsa ödemiş olduğunla kalıyorsun.
0
terp
istanbul'daki ofisimizde doğalgaz var. yalnız peteklerin ultra eski olmalarından dolayı bu sene ısınma sorunumuz en üst safhada. mal sahibi adı üstünde mallık sahibi. doğalgazı hiç kullanmayalım bari diyoruz. alternatif ısınma yoluna gitmeliyiz. önerileriniz nelerdir? tabii ki en ekonomik olanı isti
istanbul'daki ofisimizde doğalgaz var. yalnız peteklerin ultra eski olmalarından dolayı bu sene ısınma sorunumuz en üst safhada. mal sahibi adı üstünde mallık sahibi. doğalgazı hiç kullanmayalım bari diyoruz. alternatif ısınma yoluna gitmeliyiz. önerileriniz nelerdir? tabii ki en ekonomik olanı istiyoruz. ufolar, elektrikli sobalar vs.
ofis 100 metrekare gibi. ısınmazsa olmaz 3 odamız var:
15m2, 20m2, 40m2
ofis 100 metrekare gibi. ısınmazsa olmaz 3 odamız var:
15m2, 20m2, 40m2
0
(sanırım) arçeliğin sıcak hava üfleyen sobaları vardır.
başka bir marka da olabilir, ama ben arçelik diye hatırlıyorum.
onlar kapıyı kapadığınız zaman ciddi ciddi ısıtır. bir süre kapalı tutsanız bile hemen soğumaz odanın havası. onu bir araştırın derim.
çünkü ufolar genelde gördüğü yeri ısıtıyor sadece.
başka bir marka da olabilir, ama ben arçelik diye hatırlıyorum.
onlar kapıyı kapadığınız zaman ciddi ciddi ısıtır. bir süre kapalı tutsanız bile hemen soğumaz odanın havası. onu bir araştırın derim.
çünkü ufolar genelde gördüğü yeri ısıtıyor sadece.
0
en ekonomik yağlı petek dediğimiz kalorifer peteği görünümündeki elektrik sobalarıyla olur.
ufo diyenler hayatlarında bir YER ısıtmamışlardır. Kendinizi ısıtmak için ufo, bir yeri ısıtmak için yağlı petek ;)
ufo diyenler hayatlarında bir YER ısıtmamışlardır. Kendinizi ısıtmak için ufo, bir yeri ısıtmak için yağlı petek ;)
0
ekonomik dediği için ufo dedim, yağlı petek'in elektrik faturasıyla karşılaşmamışlardır bence yağlı petek diyenler de. sürekli açık durdurunca ayrıca yağ koku yapıyor baş ağrıtıyor. ufo'da çok hoş değil biliyorum ama ne diyeyim valla bilemedim.
0
ozdek+1, yağlı petek en iyisi, soba derdindense yağlı petek kullandım bende, bugün baktım ekimden bu yana (bulunduğum yerde aylık değil fatura) 159 lira gelmiş, üstelik çok uzun saatler açık oluyor..
lucifer7 hangi markaydı ki koku yapıyordu? öyle şeylere karşı hassasımdır, hiç öyle bir sorun olmadı, ayrıca kendi sulukları oluyor zaten ortam kurumasın diye ama ona bile gerek yok..
lucifer7 hangi markaydı ki koku yapıyordu? öyle şeylere karşı hassasımdır, hiç öyle bir sorun olmadı, ayrıca kendi sulukları oluyor zaten ortam kurumasın diye ama ona bile gerek yok..
0
cccbehzatccc
gecenlerde yazdim cevap bulamadim,aradim aradim internette de bulamadim. belki suanda bilen birileri vardir diye sormak istedim : hani mesela birini cok dusunurseniz o sizi tinlamaz ama enerjinizi ve dusuncenizi baska alana kaydirirsiniz, bu hooop size gelir. ya da bir isi deli gibi almak istersini
gecenlerde yazdim cevap bulamadim,aradim aradim internette de bulamadim. belki suanda bilen birileri vardir diye sormak istedim : hani mesela birini cok dusunurseniz o sizi tinlamaz ama enerjinizi ve dusuncenizi baska alana kaydirirsiniz, bu hooop size gelir. ya da bir isi deli gibi almak istersiniz, o surecte ondan bir sekilde vazgecersiniz ama gunler icinde olumlu cevabi alirsiniz. bu bir yasa miydi yoksa ben mi uyduruyorum.
belki belirli bir ismi yoktur ama herhangi bir 'yasa'nin altinda ornek verilebilecek durumlardir.
bu konuyla ilgili bilgisi olan var mi gurular?
not: murphy degil, entropi degil, sanirim karma da degil.
belki belirli bir ismi yoktur ama herhangi bir 'yasa'nin altinda ornek verilebilecek durumlardir.
bu konuyla ilgili bilgisi olan var mi gurular?
not: murphy degil, entropi degil, sanirim karma da degil.
0
cekim yasasidir belki de sevgili mahone . ama benim asil takildigi ve gozlemledigim su: - salak sevgili mevzularindan ornek veriyorum : mesela sevgilin veya arkadasinla kavga ettin. telefonda aramiyorsun bikac gun, o seni ariyor falan. sonra cat diye sen ertesi gun deli gibi aramak istiyosun,arasin diye bekliyorsun ama o aramiyor. ben bunu suna yoruyorum : ben aramak istedigim icin onun arayasi gitti.durum benim enerjimle ilgili yani.. iste tam da bunu ogrenmek istiyorum. bu basit bir ornek ama genellestirilebilir de..ve benim hayatimda genel bu sekilde isliyor,iliskilerimde,elde ettigim,edemedigim seyler vs
0
bunun açıklaması şöyle:
çekim yasası için çaresizlik, panik ve sabırsızlık işlemiyor.
yani bir şeyi çok isteyecek ve sonra unutacaksın.
bir şeye ciddi şekilde takılıp, çaresizce kıvranırsan, bu enerji alanını "bozar".
mesela para konusu.
parasız insan çaresizlik içinde para ister ve sürekli parayı düşünür.
ordan gelen parayla şunu ödeyeyim, öbürünü böyle yapayım der ve parayla uğraşır.
ama parası olan insan çaresizlik içinde para düşünmez.
parasını harcar, yatırım yapacaksa yapar ve geleceğine güvenir.
geceleri uykusu kaçmaz daha çok param olsun diye.
yani dediğimi yapar. ister, ama onu istediği andan sonra başka şeye yönelir.
böylece yolladığı enerji bozulmaz ve misyonu belirgin haliyle, sade şekliyle kalır.
çok kabaca oldu, ama durum bu.
çekim yasası için çaresizlik, panik ve sabırsızlık işlemiyor.
yani bir şeyi çok isteyecek ve sonra unutacaksın.
bir şeye ciddi şekilde takılıp, çaresizce kıvranırsan, bu enerji alanını "bozar".
mesela para konusu.
parasız insan çaresizlik içinde para ister ve sürekli parayı düşünür.
ordan gelen parayla şunu ödeyeyim, öbürünü böyle yapayım der ve parayla uğraşır.
ama parası olan insan çaresizlik içinde para düşünmez.
parasını harcar, yatırım yapacaksa yapar ve geleceğine güvenir.
geceleri uykusu kaçmaz daha çok param olsun diye.
yani dediğimi yapar. ister, ama onu istediği andan sonra başka şeye yönelir.
böylece yolladığı enerji bozulmaz ve misyonu belirgin haliyle, sade şekliyle kalır.
çok kabaca oldu, ama durum bu.
0
assassine
Merhaba kediseverler,Geçenlerde kedim hasta diye bir duyuru açmıştım. Özet geçeyim. 2,5 -3 aylık tekir kedi. Viral enfeksyiondu. Antibiyotik ve serum tedavisi uygulandı. Antibiyotik bağışıklığını düşürdüğü için de mantar oluştu cildinde. Şimdi de yine damar yolundan 10 gün sürecek tedavinin 3. günün
Merhaba kediseverler,
Geçenlerde kedim hasta diye bir duyuru açmıştım. Özet geçeyim. 2,5 -3 aylık tekir kedi. Viral enfeksyiondu. Antibiyotik ve serum tedavisi uygulandı. Antibiyotik bağışıklığını düşürdüğü için de mantar oluştu cildinde. Şimdi de yine damar yolundan 10 gün sürecek tedavinin 3. gününü bitirdik.
Bu mantar illeti zoonoz olduğu için(insana bulaşabildiği için) kediciği evin kullanılmayan odasına kapattık. Evimizdeki diğer kediye ve bize bulaşmasın diye. Ancak bu odada pencere yok :( hep loş ışıkta kalıyor hayvancık. Çok canı sıkılıyor. Arada yanına gidip oynuyorum, oturuyoruz birlikte. Kendimden feragat ettim haliyle... Ama yine de çok mutsuz. Sırnaşık, benimle uyumayı çok seven bir kedidir. O yüzden zor günler geçiriyoruz.
Sorumsa, sizce yapabileceğim başka bir şeyler var mı? Başka bir yol, onu çok sıkmayacak?
Geçenlerde kedim hasta diye bir duyuru açmıştım. Özet geçeyim. 2,5 -3 aylık tekir kedi. Viral enfeksyiondu. Antibiyotik ve serum tedavisi uygulandı. Antibiyotik bağışıklığını düşürdüğü için de mantar oluştu cildinde. Şimdi de yine damar yolundan 10 gün sürecek tedavinin 3. gününü bitirdik.
Bu mantar illeti zoonoz olduğu için(insana bulaşabildiği için) kediciği evin kullanılmayan odasına kapattık. Evimizdeki diğer kediye ve bize bulaşmasın diye. Ancak bu odada pencere yok :( hep loş ışıkta kalıyor hayvancık. Çok canı sıkılıyor. Arada yanına gidip oynuyorum, oturuyoruz birlikte. Kendimden feragat ettim haliyle... Ama yine de çok mutsuz. Sırnaşık, benimle uyumayı çok seven bir kedidir. O yüzden zor günler geçiriyoruz.
Sorumsa, sizce yapabileceğim başka bir şeyler var mı? Başka bir yol, onu çok sıkmayacak?
0
geçici bir çözüm olarak tasma ile evin diğer odalarında dolaştırabilirsiniz. istemediğiniz yerlere çıkmaz böylece. tasmalar 15 tl civarı.
bunun dışında sanki pek yapacak bir şey yok. maalesef hasta olunca elden başka bir şey gelmiyor. siz kendinizi feda ettiğinize göre arada siz de onun yanıda yatın. en azından gündüz. tabi evde iseniz. hani çocuklara yapılır ya uyuyana kadar diye. öyle. durun. sonra çıkarsınız. ha siz kıpırdayınca uyanacaktır ama olsun. en azından size özlemi azalrı.
bunun dışında sanki pek yapacak bir şey yok. maalesef hasta olunca elden başka bir şey gelmiyor. siz kendinizi feda ettiğinize göre arada siz de onun yanıda yatın. en azından gündüz. tabi evde iseniz. hani çocuklara yapılır ya uyuyana kadar diye. öyle. durun. sonra çıkarsınız. ha siz kıpırdayınca uyanacaktır ama olsun. en azından size özlemi azalrı.
0
Bysb
Disco kralı niye canlı yayından, eskı programlarının tekrarını vermeye başladı?
Disco kralı niye canlı yayından, eskı programlarının tekrarını vermeye başladı?
0
okan bayülgen izindeymiş.
haftaya salı normal düzene dönecek diye biliyorum.
haftaya salı normal düzene dönecek diye biliyorum.
0
canlı yayında programı sunuyordu sonra reklam gırdı sonra eskı programın tekrarını verdıler
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
bir kedi yavrusu sahiplenmek istiyorum. bornovada verebilecek olan varsa konuşabiliriz. (yavruları vardır, dağıtmak ister vs.)bir de sorum olacak: oldu ki petshop'tan almak zorunda kalırsam sizce hangi cins kediyi almalıyım?not: daha önce kedi beslemedim.edit: takip ediyorum bazı facebook sayfaları
bir kedi yavrusu sahiplenmek istiyorum. bornovada verebilecek olan varsa konuşabiliriz. (yavruları vardır, dağıtmak ister vs.)
bir de sorum olacak: oldu ki petshop'tan almak zorunda kalırsam sizce hangi cins kediyi almalıyım?
not: daha önce kedi beslemedim.
edit: takip ediyorum bazı facebook sayfalarını.
tamamdır petshop yok!
aytıca vurmayın lan tamam öldüm :)
bir de sorum olacak: oldu ki petshop'tan almak zorunda kalırsam sizce hangi cins kediyi almalıyım?
not: daha önce kedi beslemedim.
edit: takip ediyorum bazı facebook sayfalarını.
tamamdır petshop yok!
aytıca vurmayın lan tamam öldüm :)
0
cins kedi alma. git hayvan barınağına al bitane. sokaktan da alma. annesi falan vardır bilemezsin. sıkıntı yaşamasın hayvan da annesi de.
cins kedi alma. hayvan barınağı veya bu konudaki binlerce facebook grubu iyidir. hatta bugün bi ilan da vardı burada bile. ama o ist. idi sanırım. acele etme sana izmir'de de kedi bulunur az sonra. lütfen satın alma.
www.petshopgercegi.com
cins kedi alma. hayvan barınağı veya bu konudaki binlerce facebook grubu iyidir. hatta bugün bi ilan da vardı burada bile. ama o ist. idi sanırım. acele etme sana izmir'de de kedi bulunur az sonra. lütfen satın alma.
www.petshopgercegi.com
0
sokaktan bulunmuş ve annesi ortada olmadığından emin olarak eve alınmış mutlu kediler:
gevrek ve boyoz: www.flickr.com
köfte: www.flickr.com
gevrek ve boyoz: www.flickr.com
köfte: www.flickr.com
0
cins kedi alma,sokaktaki kediyle cins kedinin hayatında bi fark yok,cins kedi neden pahalı can degil mi ikiside(farkındayım humanizme bagladım)ben smyrna'ya katılıyorum barınaga git orda şirin şirin yavrucaklar vardır,ama nolur bırakıcaksan alma nice insanlar gorduk alıcam bakıcam deyip 2 aya bırakan..
0
sokaktan tekir al daha güzel.
kedi yahu bu.
sırtındaki deri farklı diye yanlış bir iş yapma.
içine bak sen onun.
tekir kedi al sokaktan bence.
acayip oyun manyağı hayvanlar.manyak ilgi gösteriyor shibine.
kedi yahu bu.
sırtındaki deri farklı diye yanlış bir iş yapma.
içine bak sen onun.
tekir kedi al sokaktan bence.
acayip oyun manyağı hayvanlar.manyak ilgi gösteriyor shibine.
0
jimicik
naapsak? masa takvimi istiyim diye girip pembe sırtçantası aldım. (ama çok ucuzdu - 16tl)şimdi bunu çamaşır makinesinde boyasam olur mu? mavi boya atsam mor olur mu bu çanta? bi de oluyorduysa; kumaş boyasını nereye döküyoruz? prosedür nedir?
naapsak? masa takvimi istiyim diye girip pembe sırtçantası aldım. (ama çok ucuzdu - 16tl)
şimdi bunu çamaşır makinesinde boyasam olur mu? mavi boya atsam mor olur mu bu çanta? bi de oluyorduysa; kumaş boyasını nereye döküyoruz? prosedür nedir?
şimdi bunu çamaşır makinesinde boyasam olur mu? mavi boya atsam mor olur mu bu çanta? bi de oluyorduysa; kumaş boyasını nereye döküyoruz? prosedür nedir?
0
kumaş boyama amaçlı işlemler çamaşır makinesinde yapılmaz.
çamaşır makinesindeki renk değişimi tamamen şansa bağlı olup, diğer çamaşırların renk kusmasından, boyaların birbirine karıştığı sıcak suda yıkanmalarından kaynaklanır.
batik boyası alıp, kaynayan tencerenin içinde boyama işlemini gerçekleştirebilirsiniz.
bunun dışında sıvı olan kumaş boyaları o şekilden ziyade, fırça falan yardımıyla sürülerek kullanılır.
isterseniz çamaşır suyuna koyun beyazlasın diyeceğim, ama bu arada bu çantanın kumaşı ne kadar boya tutar onu da bilemiyorum.
sanki bu tür bir kumaşı boyamak kendi kendinize yapabileceğiniz bir şey değilmiş gibi geldi bana. yani daha profesyonel bir şey gerekir muhtemelen.
çamaşır makinesindeki renk değişimi tamamen şansa bağlı olup, diğer çamaşırların renk kusmasından, boyaların birbirine karıştığı sıcak suda yıkanmalarından kaynaklanır.
batik boyası alıp, kaynayan tencerenin içinde boyama işlemini gerçekleştirebilirsiniz.
bunun dışında sıvı olan kumaş boyaları o şekilden ziyade, fırça falan yardımıyla sürülerek kullanılır.
isterseniz çamaşır suyuna koyun beyazlasın diyeceğim, ama bu arada bu çantanın kumaşı ne kadar boya tutar onu da bilemiyorum.
sanki bu tür bir kumaşı boyamak kendi kendinize yapabileceğiniz bir şey değilmiş gibi geldi bana. yani daha profesyonel bir şey gerekir muhtemelen.
0
paketi falan duruyorsa tchiboya iade etip o istediğiniz masa takvimini alabilirsiniz
0
E ama cok guzel bu canta rengi de cok sevimli bence hic bozma kullan hatta bugun bakicam varsa alicam bu pembe cantadan
0
neysene
http://media3.limango.com.tr/media/10203/products/926404/big/1.jpg85 tl. erkek yaş:22 spor giyim
0
bence güzel degıl daha dogrusu klasık bır ayakkabı eger cok spor bı gıyımınız yoksa alınabılır fiyatı ıyıymıs.
0
E normal fiyatı da bu kadar ki bunun +kargo da ödeyeceksin, git mağazadan hem gör, hem de deneyerek al.
+güzel değil.
+güzel değil.
0
siyah asil renktir, her şeye de yakışır, siz beğendiyseniz alın gitsin.
0
quaker
Soru başlığının çok garip olduğunun farkındayım..Hem iç dökmek hem de "siz olsanız ne yapardınız" diye sormak için açtım bu soruyu..Nickimle arama yaparsanız, biricik köpeğimiz Cleo ile ilgili bir sürü soru açtığımı görebilirsiniz.Bakmamış olanlar için kısa özet ise şöyle; 1997-1998 civarındayken ya
Soru başlığının çok garip olduğunun farkındayım..
Hem iç dökmek hem de "siz olsanız ne yapardınız" diye sormak için açtım bu soruyu..
Nickimle arama yaparsanız, biricik köpeğimiz Cleo ile ilgili bir sürü soru açtığımı görebilirsiniz.
Bakmamış olanlar için kısa özet ise şöyle; 1997-1998 civarındayken yanımıza aldık onu. Dalmaçyalı-Pointer kırması fırlamanın teki.. Çok zarar görmüştü ilk sahibinden, 6-12 aylık arasındaydı. Tam bilemiyorduk. Bacakları yara içindeydi, zincirlemişler zavallıyı..
Hemen alıştı bize, iyileşmeye başladı.. Evde koşturdu, deliler gibi oynadı.. Yatağımızda yattı, gece uykusunda rüya görüp tekmeledi tepti.. Yerlerde yuvarlandık beraber yıllarca.. Dilini elimizle tutup oynamışlığımız bile vardı.. O delirir dilini uzatır, biz tutmaya çalışırdık. Zıpkın gibiydi yıllar yıllarca...
Ta ki son 1.5 seneye kadar.. Nedense eve tuvaletini yapmaya başlamıştı durup dururken.. Bir anda kapının önüne oturuyor işini görüyordu. Engelleyemez olduk. Dışarı çıkartma sıklığını arttırdık. Bir nebze iyi oldu.. Daha sonraları dışarı çıkartma sayısını arttırmakta iş görmemeye başladı. Ev iyice kötüleşti.. Birşey diyemedik..
6-7 ay evvel arka bacaklarında bir güçsüzlük fark ettik.. Veterinere götürdük.. Yaşlılık dedi.. Doğruydu da, 14 yaşını bitirmişti artık.. Yaşlıydı bizim Cleo'muz.. Kaldırıma çıkarken ön ayaklarından güç alamıyor, yere düşüyordu.. Ellerimle destek oldum kaldırıma çıksın diye kaç sefer.. Sokakta köpekleri görünce kafasını bile kaldırmıyordu artık.. Evden uzaklaşıp koşturmak isteyen hayvan, kapının önünde işini görüp geri girmek için bekliyordu..
Ve bir gün tırnaklarını kesmek için onu götürdüğümüz Pazar günü sonrası, hiç ayağa kalkamaz oldu.. Bacaklarını hareket ettiriyorduk, ama o devam ettiremiyordu hareketi.. Kalmıştı olduğu yerde.. Hemen veterinere götürdü babam.. "Felç" dedi veteriner, "Yaşlılıktan"... Hemen ilaçlar alındı.. Artık sokağa çıkmak bile yoktu. Değil sokağa çıkmak, evin içinde tuvaletini yapamıyordu ayağa kalkamadığı için.. Veteriner tavsiyede bulundu, "Bir bez alıp, kasıklarından tutarak havaya kaldırın, böylece işini görebilir.." Böyle böyle günler gemeye başladı.. Yemek yemesi için bu şekilde havada tutuyorduk, su içmesi için, işini görmesi için.. Sonra aniden zayıflamaya başladı, bacaklarında yaralar açıldı.. Yaraların sebebini sorna fark ettik.. Kendisini çok sert olarak dişleyerek kaşıyordu.. Bacağında eti açıldı. Yaradan kemiği gözüküyordu.. Pansumanlar yapıldı edildi, biraz daha kendine geldi..
Tüm bunlar olurken, inlemeleri başladı.. Sürekli, yüksek sesle inlemeler.. Apartman dairesinde olmamızdan dolayı çok zorlanmaya başladık.. Öyle yüksek tonda inliyorduki, komşular şikayet etmeye başladı.. Gece uykumuz diye birşey kalmamıştı.. Annem tüm gece ayakta, başında duruyor onu sakinleştiriyordu.. Gece bir ses duyan kim olursa, yatağından çıkıyor Cleo ile ilgileniyordu evde..
Bu anlattıklarım son aylarda olanlardı..
Artık ne yapacağımızı bilemez hale geldik.. Çok acı çekiyor, inliyor.. Su içemiyor, ağzını bile açamıyor.. Hele yemek yediğini son haftalarda ben göremedim.. Annem birşeyler yedirebildiğini söylesede zayıflığından ne kadar yediği anlaşılıyor..
Zavallı annemde dayanamayacak hale geldi.. Son 3 aydır, geceleri ayakta, gündüzleri Cleo'yu sakinleştirip uyumaya çalışıyor.. Nasıl bir psikoloji içinde anlatmaya çalışsam beceremem..
Yılbaşı ertesi Cleo'nun çektiği acıyı tüm aile evde toplandığında tekrar gördü.. İnlemesi, komşuları rahatsız etmesini bıraktık, daha canı yanmasın diye ne yapabiliriz diye son noktaya geldik..
Şunları yazarken midem yanıyor, kasılıyorum..
Nasıl Cleo'yu bir veterinerin eline verip "Uyutun onu" deriz ki?
Nasıl becerilir bu iş?
Ben nasıl beraber büyüdüğüm bu hayvandan öte varlığı uyutmak için kendi elime götürürüm?
Gözlerim doluyor yazarken, of of..
Neyse.. Daha yazmak istemiyorum..
Bilmiyorum aynı şeyi tecrübe eden var mı..
Ama sanırım bu hafta bu işi yapmak zorunda kalacağım..
Buraya kadar okuduysanız en azından, ne düşündüğünüzü paylaşırsanız çok sevinirim..
Çok kötü hissediyorum..
Saygılar..
Hem iç dökmek hem de "siz olsanız ne yapardınız" diye sormak için açtım bu soruyu..
Nickimle arama yaparsanız, biricik köpeğimiz Cleo ile ilgili bir sürü soru açtığımı görebilirsiniz.
Bakmamış olanlar için kısa özet ise şöyle; 1997-1998 civarındayken yanımıza aldık onu. Dalmaçyalı-Pointer kırması fırlamanın teki.. Çok zarar görmüştü ilk sahibinden, 6-12 aylık arasındaydı. Tam bilemiyorduk. Bacakları yara içindeydi, zincirlemişler zavallıyı..
Hemen alıştı bize, iyileşmeye başladı.. Evde koşturdu, deliler gibi oynadı.. Yatağımızda yattı, gece uykusunda rüya görüp tekmeledi tepti.. Yerlerde yuvarlandık beraber yıllarca.. Dilini elimizle tutup oynamışlığımız bile vardı.. O delirir dilini uzatır, biz tutmaya çalışırdık. Zıpkın gibiydi yıllar yıllarca...
Ta ki son 1.5 seneye kadar.. Nedense eve tuvaletini yapmaya başlamıştı durup dururken.. Bir anda kapının önüne oturuyor işini görüyordu. Engelleyemez olduk. Dışarı çıkartma sıklığını arttırdık. Bir nebze iyi oldu.. Daha sonraları dışarı çıkartma sayısını arttırmakta iş görmemeye başladı. Ev iyice kötüleşti.. Birşey diyemedik..
6-7 ay evvel arka bacaklarında bir güçsüzlük fark ettik.. Veterinere götürdük.. Yaşlılık dedi.. Doğruydu da, 14 yaşını bitirmişti artık.. Yaşlıydı bizim Cleo'muz.. Kaldırıma çıkarken ön ayaklarından güç alamıyor, yere düşüyordu.. Ellerimle destek oldum kaldırıma çıksın diye kaç sefer.. Sokakta köpekleri görünce kafasını bile kaldırmıyordu artık.. Evden uzaklaşıp koşturmak isteyen hayvan, kapının önünde işini görüp geri girmek için bekliyordu..
Ve bir gün tırnaklarını kesmek için onu götürdüğümüz Pazar günü sonrası, hiç ayağa kalkamaz oldu.. Bacaklarını hareket ettiriyorduk, ama o devam ettiremiyordu hareketi.. Kalmıştı olduğu yerde.. Hemen veterinere götürdü babam.. "Felç" dedi veteriner, "Yaşlılıktan"... Hemen ilaçlar alındı.. Artık sokağa çıkmak bile yoktu. Değil sokağa çıkmak, evin içinde tuvaletini yapamıyordu ayağa kalkamadığı için.. Veteriner tavsiyede bulundu, "Bir bez alıp, kasıklarından tutarak havaya kaldırın, böylece işini görebilir.." Böyle böyle günler gemeye başladı.. Yemek yemesi için bu şekilde havada tutuyorduk, su içmesi için, işini görmesi için.. Sonra aniden zayıflamaya başladı, bacaklarında yaralar açıldı.. Yaraların sebebini sorna fark ettik.. Kendisini çok sert olarak dişleyerek kaşıyordu.. Bacağında eti açıldı. Yaradan kemiği gözüküyordu.. Pansumanlar yapıldı edildi, biraz daha kendine geldi..
Tüm bunlar olurken, inlemeleri başladı.. Sürekli, yüksek sesle inlemeler.. Apartman dairesinde olmamızdan dolayı çok zorlanmaya başladık.. Öyle yüksek tonda inliyorduki, komşular şikayet etmeye başladı.. Gece uykumuz diye birşey kalmamıştı.. Annem tüm gece ayakta, başında duruyor onu sakinleştiriyordu.. Gece bir ses duyan kim olursa, yatağından çıkıyor Cleo ile ilgileniyordu evde..
Bu anlattıklarım son aylarda olanlardı..
Artık ne yapacağımızı bilemez hale geldik.. Çok acı çekiyor, inliyor.. Su içemiyor, ağzını bile açamıyor.. Hele yemek yediğini son haftalarda ben göremedim.. Annem birşeyler yedirebildiğini söylesede zayıflığından ne kadar yediği anlaşılıyor..
Zavallı annemde dayanamayacak hale geldi.. Son 3 aydır, geceleri ayakta, gündüzleri Cleo'yu sakinleştirip uyumaya çalışıyor.. Nasıl bir psikoloji içinde anlatmaya çalışsam beceremem..
Yılbaşı ertesi Cleo'nun çektiği acıyı tüm aile evde toplandığında tekrar gördü.. İnlemesi, komşuları rahatsız etmesini bıraktık, daha canı yanmasın diye ne yapabiliriz diye son noktaya geldik..
Şunları yazarken midem yanıyor, kasılıyorum..
Nasıl Cleo'yu bir veterinerin eline verip "Uyutun onu" deriz ki?
Nasıl becerilir bu iş?
Ben nasıl beraber büyüdüğüm bu hayvandan öte varlığı uyutmak için kendi elime götürürüm?
Gözlerim doluyor yazarken, of of..
Neyse.. Daha yazmak istemiyorum..
Bilmiyorum aynı şeyi tecrübe eden var mı..
Ama sanırım bu hafta bu işi yapmak zorunda kalacağım..
Buraya kadar okuduysanız en azından, ne düşündüğünüzü paylaşırsanız çok sevinirim..
Çok kötü hissediyorum..
Saygılar..
0
Aslında vereceğim cevap, sorunuzun da içinde saklı. Eğer Cleo için yapılması gereken her şeyi yaptıysanız (ki yapmışsınız) ve mevcut durumu, onun acı çekmesine yol açıyorsa ve düzelme imkanı yoksa bence düşündüğünüz ihtimali uygulamalısınız.
Kötü hissetmenizi anlıyorum ama hayat böyle maalesef.. Yani hiçbir canlı ölümsüz değil..
Onunla yaşadığınız güzel anları unutmayarak ve onu sevgiyle hatırlayarak, aslında içinizde hep canlı tutabilirsiniz. En azından böyle bir şansımız var.
Kötü hissetmenizi anlıyorum ama hayat böyle maalesef.. Yani hiçbir canlı ölümsüz değil..
Onunla yaşadığınız güzel anları unutmayarak ve onu sevgiyle hatırlayarak, aslında içinizde hep canlı tutabilirsiniz. En azından böyle bir şansımız var.
0
aci cektigini gormek yokluguna alismaktan daha zordur muhakkak.. gozlerinizin onunde daha fazla aci cekmesine izin vermeli mi acaba? nihayetinde sonuc belli ve siz de biliyorsunuz. ben olsam daha fazla aci cekmesini istemezdim. her ne kadar uzuntu verici olsa da malesef bunu kabullenmek zorunda olurdum heralde.
0
merhaba,
öncelikle yazdıklarınızı boğazım düğümlenerek okudum.
benim de 13 yaşında bir köpeğim var.
zaten diğer konuda arkadaşlar söylenecek olanları söylemişler.
ben daha farklı yaklaşmak istiyorum.
bunu sadece daha sonra "neden düşünemedik" diyebilirsiniz diye söylüyorum.
acı çektiğini görmek kadar kötü bir şey yok ve belki de dengesiz pamuk'un dediği gibi yokluğuna alışmaktan daha zordur muhakkak.
ama devreye yaşam hakkı giriyor. belki insan olup konuşabilse ötenazi hakkını kullanmak isterdi, bunu da bilemeyiz. ama annemizi, çocuğumuzu, babamızı bu haldeyken bize acı veriyor diye uyutamazdık.
bazen benim köpeğim de o duruma gelse ne yaparım diye düşünüyorum. uyutmak mı isterim, yapabilir miyim, yoksa beklemeyi mi tercih ederim bilmiyorum.
açıkçası bu benim de cevabını bilmediğim bir soru.
dediğim gibi amacım sadece farklı açıdan bakmak.
belki de bu acı yaşamın bir parçası.
aynı insanların da yaşlanıp, son 2 yılını yatalak, hatta bilinçsiz geçirmeleri gibi. kurtulmalarını istediğimizde bile insanlara yapamadığımız şey bu "uyutmak". belki de o yüzden yaşamının son dönemini sizinle bu şekilde geçirmesine izin vermek de mantıklı olabilir.
belki de söylediğim her şeyde yanılıyorum, bilemiyorum.
öncelikle yazdıklarınızı boğazım düğümlenerek okudum.
benim de 13 yaşında bir köpeğim var.
zaten diğer konuda arkadaşlar söylenecek olanları söylemişler.
ben daha farklı yaklaşmak istiyorum.
bunu sadece daha sonra "neden düşünemedik" diyebilirsiniz diye söylüyorum.
acı çektiğini görmek kadar kötü bir şey yok ve belki de dengesiz pamuk'un dediği gibi yokluğuna alışmaktan daha zordur muhakkak.
ama devreye yaşam hakkı giriyor. belki insan olup konuşabilse ötenazi hakkını kullanmak isterdi, bunu da bilemeyiz. ama annemizi, çocuğumuzu, babamızı bu haldeyken bize acı veriyor diye uyutamazdık.
bazen benim köpeğim de o duruma gelse ne yaparım diye düşünüyorum. uyutmak mı isterim, yapabilir miyim, yoksa beklemeyi mi tercih ederim bilmiyorum.
açıkçası bu benim de cevabını bilmediğim bir soru.
dediğim gibi amacım sadece farklı açıdan bakmak.
belki de bu acı yaşamın bir parçası.
aynı insanların da yaşlanıp, son 2 yılını yatalak, hatta bilinçsiz geçirmeleri gibi. kurtulmalarını istediğimizde bile insanlara yapamadığımız şey bu "uyutmak". belki de o yüzden yaşamının son dönemini sizinle bu şekilde geçirmesine izin vermek de mantıklı olabilir.
belki de söylediğim her şeyde yanılıyorum, bilemiyorum.
0
Karar vermenin zorluğunu zaten anlatamam.. Felç oldu diye tekerlekli bir destek yaptırdık.. Onu bile kullanamadı..
0
Okudum yazdıklarınızı. Çok geçmiş olsun. Benim de iki köpeğim var ve az çok tahmin edebiliyorum yaşadıklarınızı ancak şöyle bir şey var;
Ben hep eğer Alzheimer olsam veya Huntington hastalığına yakalansam ötenazi olmak istemişimdir. O acılar çok büyük çünkü, ölüm kurtuluş oluyor bi noktada. Ben olsam uyutma kararını verirdim, o daha fazla acı çekmesin diye. O duruma kendimi koyunca, bana da aynısı yapılsın isterdim. Pek anlamlı gelmemiş olabilir ama... Öyle işte.
Ben hep eğer Alzheimer olsam veya Huntington hastalığına yakalansam ötenazi olmak istemişimdir. O acılar çok büyük çünkü, ölüm kurtuluş oluyor bi noktada. Ben olsam uyutma kararını verirdim, o daha fazla acı çekmesin diye. O duruma kendimi koyunca, bana da aynısı yapılsın isterdim. Pek anlamlı gelmemiş olabilir ama... Öyle işte.
0
ben şunu söylemek için kendimi tutamadım yazıyorum ; sen ve ailen ne güzel insanlarsınız ...
0
sigigci
Başlıkta da belirttiğim gibi böyle film arıyoruz. Örnekleri Fur: An Imaginary Portrait of Diane Arbus , The Mask , elephant man, The Man Without A Face gibi filmler. Bunlara benzer verecek örneğiniz var mıdır ? Teşekkürler.
Başlıkta da belirttiğim gibi böyle film arıyoruz. Örnekleri Fur: An Imaginary Portrait of Diane Arbus , The Mask , elephant man, The Man Without A Face gibi filmler. Bunlara benzer verecek örneğiniz var mıdır ? Teşekkürler.
0
beastly
edward scissorhands (belki)
başka 1-2 tane daha vardı, ama hatırlayamıyorum.
aklıma geldikçe yazayım dedim.
the hunchback of notre dame olabilir belki.
vanilla sky olabilir.
edward scissorhands (belki)
başka 1-2 tane daha vardı, ama hatırlayamıyorum.
aklıma geldikçe yazayım dedim.
the hunchback of notre dame olabilir belki.
vanilla sky olabilir.
0
the dark knight'ta two-face karakteri var.
pay it forward'ta kevin spacey'nin oynadığı karakter.
abre los ojos ve amerikan versiyonu vanilla sky da şu an aklıma gelenler...
pay it forward'ta kevin spacey'nin oynadığı karakter.
abre los ojos ve amerikan versiyonu vanilla sky da şu an aklıma gelenler...
0
